Ayda 30 Günden Az Çalışan İşçinin 30 Gün Üzerinden Bildirilmesini Gerektiren Haller ve Diğer Özellikli Durumlar

Ayda 30 Günden Az Çalışan İşçinin 30 Gün Üzerinden Bildirilmesini Gerektiren Haller ve Diğer Özellikli Durumlar
20 Şubat 2013 19:10

4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesi uyarınca, genel olarak çalışma süresi haftada en çok 45 saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. İşçi ve işverenin anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde 11 saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir.

Bu durumda da iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini yani 45 saati aşamaz. Bu iki aylık denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir.

4857 sayılı İş Kanununun 46 ncı maddesi uyarınca da bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, tatil gününden önce 63 üncü maddede belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yani haftalık 45 saatlik çalışma süresini tamamlamış olmaları koşulu ile işçilere yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az 24 saat dinlenme (hafta tatili) verilir. Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücreti tam olarak işçiye ödenir. Uygulamada da genel olarak hafta içi sekizer saat ve Cumartesi günü de öğlen saat 13:00’a kadar yani beş saat çalışan işçilere Pazar günü hafta tatili izni verilmektedir. İşçiye hafta tatili izninin mutlaka Pazar günü kullandırılması şart olmayıp, eğer işyerinde Pazar günü de çalışma yapılıyor ise bu durumda hafta tatili izni uygun olan başka bir günde kullandırılabilir.

İşçinin işyerindeki haftalık çalışma süresi eğer 45 saati aşıyorsa, 4857 sayılı İş Kanunun 41 inci maddesi uyarınca, 45 saati aşan kısım fazla çalışma sayılır. Bu durumda her bir saatlik fazla çalışma (fazla mesai) için, normal saat başına düşen ücret miktarının yüzde elli fazlası ücret ödenmesi gerekir. Öte yandan, fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda 270 saatten fazla olamaz.

Yukarıda belirtildiği şekilde, bir günlük hafta tatili izni ile birlikte işçi haftanın yedi günü, dolayısıyla da bir ayda 30 gün işyerinde çalışmış sayılır, buna bağlı olarak da her ay 30 gün üzerinden sigortalı olarak Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmesi gerekir.

Ancak, haftanın her günü işyerinde çalışmayan, dolayısıyla hafta tatili iznine de hak kazanamayan işçiler de bulunmaktadır. Doğal olarak bu durumdaki işçiler her ay 30 gün üzerinden değil, ay içerisinde işyerinde kaç gün çalışmışsa, çalıştığı gün sayısı üzerinden sigortalı olarak bildirilmektedir. İşte burada çok önemli bir ayrıntı devreye girmektedir. Eğer işçinin, haftanın hangi günü işe geleceği, hangi günü işe gelmeyeceği önceden kesin olarak belirlenmişse, yani işçi haftanın önceden belirlenen günlerinde işyerine gelip çalışıyor, diğer günlerde ise serbest kalıyorsa, bu durumda işveren doğal olarak o işçiyi işyerinde çalıştığı gün sayısı üzerinden sigortalı olarak bildirebilir. Her ay otuz gün üzerinden sigortalı olarak bildirme zorunluluğu bulunmamaktadır.

Ayda 30 Günden Az Çalışan İşçinin 30 Gün Üzerinden Sigortalı Gösterilmesini Gerektiren Durum:

Eğer durum böyle değilse, yani işçinin haftanın hangi günü işe geleceği, işveren tarafından hangi gün, ne zaman işe çağrılacağı belli değilse, her an işveren çağırabilir endişesiyle beklemek ve işveren çağırdığında işe gelmek zorundaysa, bu durumdaki işçi haftanın kaç günü işe gelir ve işyerinde çalışırsa çalışsın, işverenin bu işçiyi her ay 30 gün üzerinden sigortalı olarak bildirmesi gerekir. Çünkü, bu durumdaki işçinin ne zaman işe çağrılacağı belli olmadığından, işçi işyerinde çalışmadığı, yani boş kaldığı günler için başka herhangi bir yerde işe giremez, çalışamaz, dolayısıyla her ay 30 gününü işverene ayırmış olur. Nitekim, 4857 sayılı Kanunun 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde; işçinin işinde ve her an iş görmeye hazır bir halde bulunmakla beraber çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği sürelerin, çalışma süresinden sayılacağı belirtilmiştir.

Çağrı Üzerine Çalışma:

4857 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, yazılı sözleşme ile işçinin yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde iş görme ediminin yerine getirileceğinin, yani işçinin işyerine gelip çalışacağının kararlaştırıldığı iş ilişkisi, çağrı üzerine çalışmaya dayalı kısmi süreli bir iş ilişkisidir. Burada, hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi 20 saat olarak kararlaştırılmış sayılır. Çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen sürede işçi çalıştırılsın veya çalıştırılmasın ücrete hak kazanır. Bu çalışma ilişkisinde, işçiden iş görme borcunu yerine getirmesini çağrı yoluyla talep hakkına sahip olan işveren, bu çağrıyı aksi kararlaştırılmadıkça, işçinin çalışacağı zamandan en az dört gün önce yapmak zorundadır. Süreye uygun çağrı üzerine işçi iş görme edimini yerine getirmekle, yani işyerine gelip çalışmakla yükümlüdür. Sözleşmede günlük çalışma süresi kararlaştırılmamış ise işveren her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst üste çalıştırmak zorundadır.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 101 inci maddesi uyarınca; çağrı üzerine çalışmada, yazılı iş sözleşmesi ile çalışma süresi gün, hafta veya ay olarak belirlenmiş ise işçi bu sözleşmede belirlenen süreler üzerinden sigortalı olarak bildirilir. Eğer, taraflar arasında çalışma süresi gün, hafta veya ay olarak belirlenmemiş ise 4857 sayılı Kanunun söz konusu 14 üncü maddesi hükümleri de dikkate alınarak, sigortalının ay içerisinde işyerinde çalıştığı toplam süre (aylık çalışma saati toplamı) günlük çalışma süresi olan 7,5 (yedi buçuk) saate bölünerek, sigortalı için Kuruma bildirilmesi gereken gün sayısı tespit edilir. Bu şekilde yapılacak hesaplamalarda 7,5 saatin altındaki çalışmalar bir güne tamamlanır. Ancak 4857 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi uyarınca, hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi 20 saat olarak kararlaştırılmış sayılır. Öte yandan, Yönetmeliğin 101 inci maddesi birinci fıkrası uyarınca; bu şekildeki bir hesaplamada haftalık toplam çalışma süresi normal haftalık çalışma süresi olan 45 saatin üçte ikisi oranından fazla yani 30 saat veya daha fazla çıkarsa o zaman işçinin aylık 30 gün üzerinden sigortalı olarak bildirilmesi gerekir.

Çağrı Üzerine Çalışmanın Ayda 30 Günden Az Çalıştığı Halde 30 Gün Üzerinden Sigortalı Gösterilmeyi Gerektiren Çalışmadan Farkı:

Çağrı üzerine çalışmada en önemli fark; taraflar yani işçi ve işveren aralarında anlaşarak aksini kararlaştırmamışlarsa, işveren işçiyi işe çağıracağı zaman en az dört gün önceden işçiye bildirmek zorundadır. Ayrıca bu çalışma ilişkisinde taraflar, işçinin hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içerisinde işyerinde ne kadar süreyle çalışacağını yazılı sözleşme ile belirleyebilirler. İşçinin, işyerinde ayda 30 günden az çalıştığı halde 30 gün üzerinden bildirilmesini gerektiren iş ilişkisinde ise tamamen belirsizlik söz konusudur. İşverenin işçiyi ne zaman işe çağıracağı, işçiyi haftanın hangi günleri, haftada veya ayda ne kadar süre veya kaç gün çalıştıracağı belli değildir. Böyle olunca da işçi işyerinde çalışmaksızın boş geçirdiği süreleri, her an işveren çağırabileceği için değerlendirmez, başka bir işe giremez.

Part-Time Çalışma:

Par-time çalışma, işçinin işyerinde günlük çalışma süresinin tamamında değil, günde sadece birkaç saat çalıştığı çalışma şeklidir. 4857 sayılı İş Kanununun 13 üncü maddesinde kısmi çalışma olarak nitelendirilmiş, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 101 inci maddesinde de sigortalının normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre üçte ikisi oranından yani haftalık 30 saatten daha az belirlendiği çalışmalar kısmî süreli çalışma olarak nitelendirilmiştir. Part-time yani kısmi süreli çalışmada, işçinin bir aylık çalışma saati toplamı günlük normal çalışma süresi olan 7,5 (yedi buçuk) saate bölünerek, işçinin ay içerisindeki çalışmasının kaç güne isabet ettiği bulunur, 7,5 saatten az süreler bir gün olarak sayılır, bu şekilde tespit edilen gün sayısı üzerinden işçi sigortalı olarak bildirilir. Eğer haftalık çalışma süresinin toplamı 30 saat veya üzerinde ise bu taktirde part-time yani kısmi çalışmadan söz edilemez.

30 Günden Az Çalışan İşçilerle İlgili Verilmesi Gereken Belgeler:

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 86 ncı maddesi ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 102 nci maddesi onikinci fıkrası uyarınca; ay içerisinde 30 günden az çalışan, dolayısıyla da aylık prim ve hizmet belgesinde çalışma süreleri 30 günden az gösterilen sigortalılarla ilgili olarak;

a) Kurumca yetkilendirilmiş sağlık hizmeti sunucularından veya işyeri hekimlerinden alınmış istirahatlı olduğunu gösteren raporun,

b) Ücretsiz veya aylıksız izinli olduğunu kanıtlayan izin belgesinin,

c) Disiplin cezası uygulaması, gözaltına alınma ile tutukluluk hâline ilişkin belgelerin,

ç) Kısmi süreli çalışmalara ait yazılı iş sözleşmesinin,

d) İşverenin veya sigortalının imzasını da taşıyan puantaj kayıtlarının,

e) Grev, lokavt, genel hayatı etkileyen olaylar, doğal afetler nedeniyle işyerinde faaliyetin durdurulduğunu veya işe ara verildiğini gösteren ilgili resmî makamlardan alınan yazı örneğinin,

sigortalıların eksik gün bildirimine ilişkin bilgi formu (Ek-10) ekinde Kuruma verilmesi veya Acele Posta Servisi, iadeli taahhütlü ya da taahhütlü olarak Kuruma gönderilmesi gerekir.

Yukarıda sayılan hâllere ilişkin belgelerin geriye yönelik olarak her zaman düzenlenebilir nitelikte olanları, aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken süreden sonra verilmesi hâlinde işleme konulmaz.

Genel bütçeye dahil dairelerin, özel bütçeli idarelerin, döner sermayelerin, fonların, belediyelerin, il özel idarelerinin, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve işletmelerin, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşların, kamu iktisadi teşebbüslerinin ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve işletmelerinde ve sermayesinin %50’sinden fazlası kamuya ait olan diğer ortaklıklarının, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve üst kuruluşlarının, sendikaların, vakıfların, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşların işyerleri ve toplu iş sözleşmesi yapılan işyerleri ile 30 ve üzerinde sigortalının çalıştırıldığı aylara ilişkin özel sektör işyerlerinde eksik gün bildirim nedenlerinin aylık prim ve hizmet belgesinde belirtilmesi yeterlidir. Bu işyerleri için ayrıca eksik gün bildirim formu ile eki belgeler aranmaz.

Kurumca Re’sen 30 Güne Tamamlama:

5510 sayılı Kanunun 86 ncı maddesi beşinci fıkrasında; sigortalıların 30 günden az çalıştığını gösteren bilgi ve belgelerin aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken süre içinde Kuruma verilmemesi veya verilen bilgi ve belgelerin Kurumca geçerli sayılmaması halinde, 30 günden az bildirilen sürelere ait aylık prim ve hizmet belgesinin Kurumca re’sen düzenleneceği ve muhteviyatı primlerin, 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre Kurumca tahsil edileceği belirtilmiştir. Kanunun bu hükmüne istinaden, eksik gün nedenlerine ilişkin bilgi ve belgelerin aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken süre içinde Kuruma verilmemesi veya verilmesine rağmen Kurumca geçerli sayılmaması halinde, sigortalının aylık çalışma süresi Kurumca re’sen 30 güne tamamlanır ve aradaki fark prim işverenden alınır.

Ayda 30 Günden Az Çalışanların Aylık Çalışma Süresinin Kendileri Tarafından 30 Güne Tamamlanması:

5510 sayılı Kanunun 50 nci maddesi ikinci fıkrasının (a) bendi ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 91 ve 96 ncı maddeleri uyarınca ayda 30 günden az çalışan veya tam gün çalışmayan yani part-time çalıştığı için ay içersindeki toplam çalışma süresi 7,5 saate bölününce aylık çalışma süresi 30 günden az çıkan sigortalılar, isterlerse ayrıca isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödeyip aylık prim ödeme gün sayılarını 30’a tamamlayabilirler. Bu şekilde isteğe bağlı sigortaya prim ödemeleri halinde, primi ödenen süreler zorunlu sigortalılığa ilişkin prim ödeme gün sayısına 30 günü geçmemek üzere eklenir ve eklenen bu süreler, 01/03/2011 öncesi için 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi (Bağ-Kur) kapsamında sigortalılık süresi olarak, 01/03/2011 tarihi ve sonrası için yapılan prim ödemeleri ise 4/a kapsamında sigortalılık süresi olarak kabul edilir.

Genel Sağlık Sigortası Primlerinin 30 Güne Tamamlanması:

Sigortalıların 30 günden az gösterilmesiyle ilgili belgeler Kuruma verilmiş ve Kurumca kabul edilmiş olsa bile, 5510 sayılı Kanunun 88 inci maddesi dördüncü fıkrası uyarınca; 4/a kapsamında sigortalı olmakla birlikte, 4857 sayılı Kanunun 13 ve 14 üncü maddelerine göre kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile ev hizmetlerinde ay içerisinde 30 günden az çalışan sigortalıların, eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerinin kendileri tarafından 30 güne tamamlanması zorunludur. Bu durumda olan sigortalıların eksik günlerine ilişkin genel sağlık sigortası primleri, 5510 sayılı Kanunun genel sağlık sigortalısı sayılanlarla ilgili 60 ıncı maddenin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi veya (g) bendi kapsamında ödenir. Yani bu kişilerin harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak, yapılacak gelir testi sonucunda tespit edilecek aile içindeki gelirin kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olanların, eksik güne ait genel sağlık sigortası primleri ilgili kamu idareleri (devlet) tarafından, bunun dışındakilerin eksik güne ait genel sağlık sigortası primleri kendileri tarafından ödenir. (isvesosyalguvenlik.com)

YORUMLAR

  1. hasan dedi ki:

    benim bir sorum olacak .ben şirkette tam gün çalışmama rağmen benim sigortam eksik yatıyor.acaba niye diye merak ediyom.saygılarımla.

    1. admin dedi ki:

      İşveren daha az prim ödemek için yapıyordur. İşyerinizin bağlı olduğu SGK müdürlüğüne veya ALO 170’e şikayette bulunabilirsiniz.

  2. yusuf dedi ki:

    böyle 30 gün çalışıp daha az çalıştığı gösterilme durumunda sorumluluk işverene mi yoksa mali müşavir ya da muahsabeciye mi ait olur. 30 gün çalıştım ve ilk ayım ancak ay sonu 15 gün sigorta girişi yapıldığını gördüm .günde ortalama en az 9 saat çalışıyorum.cumartesi dahil.. fazla mesai zaten yok

    1. Admin dedi ki:

      Maliye ve vergi mevzuatında serbest muhasebeci ve mali müşavir hemen hemen her konuda mükellefle (işverenle) birlikte sorumludur. Ancak SGK mevzuatında sorumluluk tamamen işveren aittir, tüm ceza ve yaptırımlar işverene uygulanır. Sadece muhtasar ile prim belgesi birleştirilmiş işyerlerinde bu belgeyle ilgili olarak her ikisi de sorumludur.

  3. U Deniz dedi ki:

    Yaw bu hükumete herşeyi esnafın işverenin üstüne yıkıyor benim başka isim yok işçinin sigortasiyla mi uğraşayım işçi çalış sesin çalışmasın yada sen çalış çalışma o parayı ödemek zOrundasin… İngilterede herkes kendi sigortasını kendi ödüyor.. Ödediğin Kadar yatırdığın kadar emekliliğini yansıyor… La hükümet asgari ücret 1600 işçiye ödediğimiz sigorta 750 TL adamın maaşının yüzde 50 si neredeyse böyle bir saçmalık olabilirmi adamın maaşını odeyemiyoruz sigortasında çabası.. Ondan sonra mal sahibine kira ve bide devlete soptaj ver hangi mal sahibi spotaji kendi ödüyor yalan … Sizin daletiniz batsın… Herşeyi esnafa yükleyin is verene yükleyin… Gelin 3 tane işçi çalıştırın görün bakalım sigorta ödemek nasılmış spots ödemek defter parası ödemek elektrik su ödemek…

  4. FİGA dedi ki:

    Merhaba,
    Aynı iş yerinde 11 yıldır tam zamanlı çalışıyorum ve yarı zamanlıya geçmem sözkonusu.Tüm yasal haklarım verilerek yeni bir part time / kısmi zamanlı iş sözleşmesi yapılacak. EYT olduğum için GSS ye girmemem açısından SGK yı 30 gün gösterecekler. 10.800 TL olan brüt maaşım yarıya düşecek , ayda 10-11 gün gibi çalışacağım. Emeklilik maaşım da yıl bazında düşme olmaması için min. gösterilmesi gereken alt bir limit varmı ? Emekliliğime malesef 5 yıl var ve EYT yasası çıkmıyor. IK mız aynı gün çıkış yapıp aynı gün giriş yapacağını arada boşluk olmayacağını belirtiyor. Kıdem yeni sözleşme ile sıfırlanacağı için 1 yıl içerisinde çıkarırlar ise alamayacağımı biliyorum. İşsizlik maaşı ile ilgili sorularım var ,son 3 yılda 1080 gün prim olması şart , giriş – çıkış yapılması benim 10 aylık işsizlik maaşı almama sorun olur mu ? ayrıca birde geriye dönük en az 120 gün kesintisiz ödeme gün şartı var . ( 10 yıldır aralıksız çalışıyorum ) . Bu giriş
    çıkış açıkçası kuşkulandırıyor Yukarıdaki anlatmış olduğunuz bilgilendirmelerden hangisi benim için en uygun. Kriz bahanesiyle part tıme dönüp işler açılınca yine tam zamanlıya döneceğim ifade ediliyor. 48 yaşında bayan olduğum için kısmi çalışma cazip gözüküyor. Ancak farklı hesaplarda olabilir , zira firmamızda işten çıkarılanlarda var . Kıdem tavanı artacağı için önümüzdeki Ocak ayı itibariyle kabul edebilirim. Benim düşünemediğim farklı yasal kayıplarım olabilir ,alo 170 i arıyorum ancak cevap veren yok.Açıkçası önerileriniz ve tavsiyeleriniz benim için önemli. Teşekkürler.

    1. Admin dedi ki:

      Merhaba;
      1-Tüm haklarınızın verileceğini belirtmişsiniz, buradan kıdem tazminatınızın da ödeneceğini anlıyoruz, bu durumda part-time olarak işe başladığınızda kıdem tazminatı hakları yönünden sıfırdan başlamış olursunuz. Kullanacağınız yıllık izin gün sayısı belirlenirken ise eski çalışma sürenizin yani kıdeminizin dikkate alınması gerekir.
      2-Sigorta çıkışınızın verildiği günün ertesi gün tekrar sigorta girişiniz verilir ve arada boşluk olmazsa işsizlik maaşı yönünden bu durum son 120 günde kesinti sayılmaz.
      3-Emeklilik maaşının düşmemesi için SGK’ya bildirilen aylık prime esas kazancın 3 bin, 3 bin TL’den aşağı olmaması gerektiği yönünde görüşler var. Ancak siz GSS açısından sıkıntı olmaması için işyerinin ayda 30 gün üzerinden sizi sigortalı göstereceğini belirtmişsiniz. Siz artık part-time çalışacağınız için işyeriniz size örneğin 15 günlük ücret ödeyecek, bu ücret üzerinden sizi 30 günden SGK’ya bildirecekse günlük prime esas kazancınız yarıya düşmüş olacak, bu durumda emeklilik maaşınız hesaplanırken aleyhinize olacaktır. Bunun yerine öğreneğin 15 gün çalışacaksanız, işyeri sizi 15 gün üzerinden SGK’ya bildirsin, günlük prime esas kazancınız yarıya düşmesin. Çünkü SGK’ya bildirilen aylık prim gününüzün yarıya düşmesinin size zararı olmaz, zaten prim gününüzü tamamlamışsınız, ama günlük prime esas kazancınızın yarıya düşmesi ize zararınıza olur. Eksik günlerinize ait GSS primlerinizi ise günlük brüt asgari ücretin yüzde 3’ü üzerinden primi her ay kendiniz SGK’ya ödeyerek tamamlayabilirsiniz.

  5. Fatih dedi ki:

    Ücretsiz izin gününün sigorta kesintisi olurmu

    1. Admin dedi ki:

      İşveren sadece ücret ödediği günler için işçi adına sigorta primi öder. İşçinin ücretsiz izinli olduğu gün için işveren sigorta primi ödemez.

  6. Kepsutlu dedi ki:

    Bi fabrika da çalışmaktayız 15 gün çalışıp 15 gün çalıştır miyorlar sigortamiz 15 yatıyor aylık ise 700 750 TL arası maaş veriyorlar ne yapmamız gerek

    1. Admin dedi ki:

      ALO 170’e veya işyerinin bulunduğu yerdeki İŞKUR müdürlüğüne şikayet edebilirsiniz.

  7. Hayri dedi ki:

    Merhabalar , özel sektörde tam zamanlı (30 iş günü sigorta yatarak) çalışmaktayım. Aynı zamanda başka bir özel firmada ikinci bir işte çalımaktayım. (ayda 6 gün sigorta kısmi istihdam). Bu ikinci işyerimden haklı neden ile sözleşmemi feshetmem dahilinde içeride bulunan 5 aylık ücretimi ve tazminatı mı alabilir miyim. kısmi istihdam durumunda aylık 6 gün sigorta yatarken 15 ay (15ay x 6gün=75 gün toplam sigorta girişi) tazminat hakkım olur mu? teşekkür ederim.

    1. Admin dedi ki:

      Merhaba, kıdem tazminatı alabilmek için işyerinde en az bir yıl çalışmış olmak ve kıdem tazminatı almayı hak edecek şekilde işten çıkmış veya çıkarılmış olmak gerekir. Dolayısıyla ikinci işyerinde kısmi (part-time) çalışıyor olmanız kıdem tazminatı almanıza engel olmaz. İçeride bulunan 5 aylık ücretinizi ise haklı bir sebep olmadan işten çıksanız veya çıkarılsanız dahi alma hakkınız vardır, buna hiçbir sebep engel teşkil etmez.

  8. Ömer dedi ki:

    İyi günler
    Ben 6 aylık çalışan kampanyalı bir iş yerindeyim. ( şeker fabrikası ) Geçen sene işsizlik maaşına başvurdum gereklilikleri yerine getirdiğim için hak kazandım almaya ve 6 ay boyunca aldım. Şimdi tekrar başvuracam 2019 Şubat sonunda iş çıkışı son 120 günü geçiyor ama son 3 yılımdaki sigorta primim 584 günde kalıyor bu yüzden işsizlik maaşı alamıyorum alamayacağım büyük ihtimalle. Şimdi ben bu 600 günü Şubat sonuna kadar nasıl tamamlamam gerekiyor ? İş verenle görüşüp sigortamı 1 ay uzatırsam Mart sonu olabilir. Ama kabul ederler etmezler bilemem. Ben bu iş yerinde çalışırken aynı zamanda başka bir iş yerinden kendime sigorta yatırsam 1 ay şubat sonunda 584 günüm +30 ile. 614 olurmu bu olabilirmi? 2 iş yerindede sigorta yatırsamda dahi prim günü 30 gün olarak mı görünüyor 1 ayda yoksa? 1 ayda 2 sigortalı işimin primi 30+30=60 gün olarak gözükürmü? Lütfen bilgilendirirseniz sevinirim.

    1. Admin dedi ki:

      İyi günler, son üç yıl içinde en az 600 prim günü olması şartında sadece o işyerinden prim yatmış olması gerekmez, çalışan adına bu süre içerisinde tüm işyerlerinden ödenmiş primler dikkate alınır. Birden fazla işyerinde sigortalı olarak çalışan kişi için 30 günü aşan gün sayısı ve prime esas kazanç üst sınırını aşan kısım dikkate alınmaz.

  9. Tuba dedi ki:

    Merhaba,
    evde kadın çalıştırıyorum. Sadece haftanın 5 günü geliyor, Cumartesi-Pazar çalıştırmıyorum. Asgari ücret üzerinden de bildirge düzenleyip sgk ödemesini yapıyorum. 30 gün üzerinden mi yoksa o ay çalıştığı gün sayısından mı bildirim yapmam gerekir acaba? Biz hep 30 gün üzerinden bildirim yapıyorduk, başkaları 20/21 gün üzerinden bildirim yapıyormuş, ödenen aylık prim bedeli arasında ciddi bir fark oluşmuş durumda. Ne tavsiye edersiniz acaba?

  10. mehmet dedi ki:

    ticari takside ayda iki gün çalışan pazar şöförü başka iş yerinde 30 gün sigortalı olarak çalışıyor bu arkadaşın ayda iki pazar çalışması için nasıl bir sigortalılık olması lazım diğer iki pazarda aynı şekilde başka bir arkadaş çalışıyor hem emekli hemde başka iş yerinde sigortalı çalışıyor bu arkadaşlar için nasıl bir yol izlememiz lazım

  11. Mehmet dedi ki:

    Ben bi sirkette beden iscisi olarak calisiyorum dagda odun işi ile ugradiyoruz ise giris çıkıs vs herhangi bi imza yok sigortayi az gostermis yani ayda 15 gun yatirmis benim talep edebilecegim bir hak varmi

  12. Yasin dedi ki:

    Özel güvenlik işinde 30 gün veyahut daha az bir gün 10gün qun5 gün zarfı içersinde çalışmış olsamda işveren benim sigortami hemen yapmak zorunda mi? Yada sözleşme de 2 ay deneme süreci yaziyordu o süre zarfinda işcinin işi bırakmicani anladigi taktirde mi sigorta yapicak ?

  13. Volkan dedi ki:

    Sigortasız çalıştırıldığım için şikayetim üzerine kurum tarafından işyerinde teftiş yapılarak çalışmam tutanakla tespit edildi.işveren 25 bin tl kadar ceza yedi. . Ancak tam gün çalışmama rağmen aylık 12 gün sigortam yapılmış.. Mahkemeye gittim tespit davası actım… Kaybettim.. Cok ilginç.. Burada işverenin eksik gün bildirim formu ile birlikte bunu kanıtlayıcı belge, kısmi süreli iş sözleşmesi gibi, vermesi gerekmezmi.. Zira kısmi süreli iş sözleşmeleri yazılı yapılmak zorunda değilmidir.. işveren bunu veremediği sürece benim tam gün sigortalı sayılmam gerekmez mi.. Yani çalışmam zaten tespit edilmiş, işverenin iddia ettiği kısmi süreli çalışma için yazılı belge sunması gerekmezmiydi.. Mahkeme kararında sigortamın yapıldıgının sgk kayıtlarından anlaşıldığını gerekçe gösterip beni haksız cıkardı.. . Şimdi istinafta.. Ne olur sizce.. Uyuyamıyorum artık uğradığım haksızluktan.. Bir daha hak aramak mı tövbe.. Cevap yazarsanız sevinirim..

  14. Muhammet dedi ki:

    Bir otelde ayda 30 gun çalışıldığı halde sigortalıların çalışma günleri 10-15 gün görünüyor.Üstelik 12 ay aynı kişiler aynı yerde çalışıyorlar.Zaten otel işletmesinde kapasite ne olursa olsun tüm hizmetler hergün verilmektedir.Hat da normal mesai saatleri de yetmemekte günde enaz sezonda 2-3 saat fazla çalışıtırlmaktadır.Bayram parası ve izni olmadığı gibi iki haftada bir haftalık izin hakkı vardır.SGK ya sürekli bu yönde verilen ve sanki kısmi çalışma gibi gösterilen bu işlemler yasal mıdır?SGK nın 6 ay üst üste aldığı bu tür işyerlerindeki bu tür bildirimler için hemen soruşturma ya da denetim yapması gerekmez mi?Antalya Konyaaltı otel işletmeleri hep bu şekilde işçi çalıştırıyor.Hal böyle olunca bizim maliyetlerimiz tam olarak hesaplayarak işçi çalıştırdığımız için yüksek oluyor ve bize göre daha uygun fiatla satıyorlar.Hem çalışana,hem bizim gibi düzgün ve kurallara uygun kuruluşlara yazık değil mi?Yoksa sürekli hizmet alınması zorunlu olan meslek ve işyerlerinde kısmı çalıştırma sistemi uygulama ile işverenlere gizli bir yasal hak mı verilmiş oluyor?Biz de aynısını uygularsak yasal işlem mi sayılacak?

    1. Admin dedi ki:

      Normalde SGK çalışanlarını ayda 30 günden az gösteren işyerlerini istediği zaman incelemeye alabilir, alabiliyor, ancak genelde iş yoğunluğundan ihbar – şikayet olmadıkça bu incelemeyi yapmıyor. Aynı durum fazla mesai konusunda da geçerli. ALO 170’e şikayette bulunabilirsiniz.

  15. Levent dedi ki:

    Merhaba, Babamın hastalığı yüzünden hastanede 3 gün refakatçi kaldığım için iş yerine 3 gün gelemeyeceğimi bildirdim. Maaşımın kesileceğini biliyorum ancak sigortam 3 gün eksik mi yatacak yoksa tam mı yatırmak zorundalar. Teşekkür ederim.

    1. Admin dedi ki:

      İşveren ücret ödemediği gün için işçinin sigortasını da ödemek zorunda değildir, çünkü sigorta primi ücret ödenen gün sayısı üzerinden hesaplanıp ödenmektedir.

  16. Snr dedi ki:

    Merhaba 2002 yılı ocak ayında hilton otelde extra eleman olarak çalışmaya başladım 2003 yılı mart ayında ast subaynokulunu kazandım ve halen ast subay olarak görev yapmaktayım. 2010 yılında hizmet 4a hizmetimi 4c ile birleştirmek için başvurdum ve hizmet birleşmesi yaptım. Fakat 4a lı olarak 2002 ocaktan 2003 marta kadar 14 ay çalışmama rağmen extra eleman olduğumdan ve toplamda bu süre zarfında 215 gün çalıştığımdan ank 215 gün yani 7 ay 5 gün birleştirebildim.
    Sorum aradaki farkı borçlana bilirmiyim ne yapmam lazım.

  17. Recep dedi ki:

    Ben prim üzerine bir şirkette çalışıyorum. 26 Kasım 2019 da işe başladım. Sigorta girişim ilk gün yapıldı ve 5 Ocak 2020 ye kadar çalışmaya devam ediyorum. Her gün düzenli olarak ta işime gittim. Bu zamana kadar sadece 5 gün sigorta yapılmış daha 18 yaşındayım hiç bir şey bilmiyorum yardımcı olur musunuz lütfen?

    1. Admin dedi ki:

      Prim üzerine çalışıyor olmanız önemli değil, part-time çalışmıyorsanız ve hergün işe gidiyorsanız her ay 30 gün üzerinden sigortalı gösterilmeniz gerekir.

  18. Snr dedi ki:

    5 ekim 1980 doğumluyum.
    1- 2000 yılı ile 2002 yılı arası astsubay olmadan önce okuduğum üniversitenin 609 gün hizmet borçlanmasını yaptım.
    2- şubat 2003 ile mart 2004 arası 4a lı olarak 215 gün hizmet birleeşmesi yaptım.
    3- 9 mart 2004 ten 30 ağustos 2004 arası astsubay okulunda öğrenciydim. (Bu tarihi ayrı yazma sebebim öğrencilikte fiğli hizmmet zammı yok).
    4- 01 eylül 2004 ten bu yana astsubayım bu tarihten istinaden fiğli hizmet zammı almaya başladım
    5- e devlette toplam hizmet sürem 7904 gün
    SORU1: TSK PERSONELİ OLARAK EMEKLİLİKTE KAÇ YAŞA TAĞBİYİM?
    SORU2: SİGORTA BAŞLANGIÇ TARİHİM ÜNİVERSİTEYE GİRİŞ TARİHİM Mİ OLUR? ÜNİVİRSİTEDE OKUDUĞUM SÜRE EMEKLİLİK YAŞIMI GERİYE ÇEKER Mİ?
    SORU3: 25 YIL FİİLİ HİZMETİM DOKUNCA YANİ 2022 MAYIS AYINDA AYRILIRSAM EMELİ MASŞI HAK ETME YAŞIM NE OLU?
    TEŞEKLÜRLER

    1. Admin dedi ki:

      Sigorta başlangıcınızdan öncesine ait hizmet borçlanması başlangıcınızı borçlanma süresi kadar geri çeker ve emeklilikte de bu tarih esas alınır.
      Emeklilik yaşınızı Emeklilik Kademeli Geçiş Süreleri-Emeklilik Şartları sayfasından bakabilirsiniz.

  19. Volkan dedi ki:

    Merhaba. Ay içinde iki farklı işyerinde olmak üzere 30+30 gün toplam 60 gün sigortam yatıyor. Geriye gönül baktığımızda 2019 yılı için prim gün sayım 720 gün gözüküyor. Ay içinde 30 dan fazla günler 30 gün olarak kabul ediliyor fakat ben bunu sgk sisteminde, e devlette 30 gün olarak görmek için ne yapmalıyım.

    1. Admin dedi ki:

      Görünen 720 gün sizin adınıza bildirilmiş olan çalışma gün sayısının toplamı, ancak Kanuna göre birden fazla işyerinden sigortalı bildirilen kişilerin aylık çalışma süresi 30 günü geçiyorsa aşan kısım gün sayısı olarak dikkate alınmaz, çünkü yıpranma payı verilen işler hariç yıllık çalışma gün sayısı en fazla 360 gündür. İki işyerinden adınıza bildirilen prime esas kazanç tutarı toplamı ise prime esas kazanç üst sınırını aşmıyorsa tamamı dikkate alınır, aşıyorsa aşan kısım dikkate alınmaz.

  20. Cankan dedi ki:

    2014 yılı 13 Ocakta aktif olarak işe başladığım şirketimle 4 Haziran 2018 yılına kadar asgari ücretten sigortam yatırıldı ki ülkemizin kanayan yarası maaşım 4500 tl olmasına karşın iş kaybetme kaygısı ile bu konuyu çözemedik..İşveren 4 haziranda 30 gün asgarı üzerinden yatan sigortamı yeni sözleşme üzerinden çıkış verrerek ertesi günü 16 gün üzerinden daha yüksek günlük primle tekrar giriş yaptı…Sorum giriş çıkışta kıdem tazminatı almadım..Haklarım ve alacaklarım halen sabittir değilmi.Ve 1.5 yıldır devam eden yeni sigorta primim üzerinden kıdem tazminatımı alabiliyormuyum…Yoksa sözleşme öncesi farklı sonrası farklımı hesaplanır

    1. Admin dedi ki:

      İşten çıkacağınız veya çıkarılacağınız zamanki giydirilmiş brüt ücretiniz üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi gerekir. Zaten öncesinde de SGK’ya bildirilenden yüksek ücret alıyormuşsunuz.

  21. ahmet dedi ki:

    merhaba hafta tatili mesai ücreti nasıl hesaplanır.
    örnegin günlük brüt ücretim 100 tl ise ( 100tl+100 tl) mi yoksa (100tl+150tl ) şeklindemi ödenmeli

    1. Admin dedi ki:

      Eğer fazla mesai ücretini kastediyorsanız normal ücretin bir buçuk katı yani yüzde 150’si üzerinden hesaplanır. Fazla mesai ücreti hafta içi, hafta sonu farketmez aynı hesaplanır.

  22. Ferhat dedi ki:

    Bir is yerinde 15 gun çalışıp 15 gun yatıyorsak devlet 100/ 60 ını ödüyor ama iş yeri 15 gun çalusdıgımızı ödemelimi

    1. Admin dedi ki:

      İşyerinde tamamen çalışmaya ara verildiği durumlarda İŞKUR 30 gün üzerinden kısa çalışma ödeneği öder. 15 gün çalışma yapılmıyorsa o zaman SGK’ya bildirilmiş günlük prime esas kazancın yüzde 60’ının 15 ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda ödeme yapar. Bu hususlar Kısa Çalışma Ödeneği Nasıl Hesaplanır – Kısa Çalışma Ödeneği Ne Kadar ?,/a> Kısa Çalışma Ödeneği Alan İşçiye İşveren Ücret Ödemek Zorunda mı ? başlıklı yazıda açıklanmıştır.

  23. Meraklı Çalışan dedi ki:

    Bir iş yerinden masabaşı iş teklifi aldım ancak sigortamı asgari ücret üzerinden göstereceklerini ve 21 gün üzerinden yatıracaklarını söylüyorlar. Tamam asgari ücret üzerinden göstermesine mecburen razı olabilirim ama bu 21 gün olması içime sinmiyor. Tam gün yatırmakla 21 gün yatırmak arasında ne fark var işletme açısından tam olarak? ne kadar kazanç sağlıyor ki böyle küçük hesaplara tamah ediyor merak ediyorum. Vereceğiniz cevaba göre dönüş yapacağım için mümkün olan en kısa sürede yazarsanız minnettar kalacağım.

    1. Admin dedi ki:

      Çalışanlar adına SGK’ya ödenecek sigorta primi prime tabi günlük brüt ücretle çalışma gün sayısının çarpımı sonucu hesaplanır. Dolayısıyla sizi ayda 30 gün yerine 21 gün üzerinden bildirmeleri ödeyecekleri primin üçte bir oranında az olmasını sağlar. Ancak yaptıkları yasal değil, madem part-time çalışmayacaksınız sizi her ay 30 gün ve gerçek brüt ücret üzerinden bildirmeleri gerekir. 21 gün üzerinden bildirmeleri halinde her üç ayda bir bir aylık prim günü kaybınız olur.

  24. fisun dedi ki:

    merhaba part çalışıp işveren primlerimizi tam yatırabilir mi eğer oluyorsa elimizde maaş ne kadar kalıyor nasıl hesaplayabilirim

    1. isvesosyalguvenlik.com dedi ki:

      SGK mevzuatına göre işveren işçiye ödediği gerçek brüt ücret üzerinden işçinin SGK’ya sigorta bildirimini yapmak zorundadır. Ancak işveren isterse işçiyi 30 günden az çalıştırdığı halde aylık çalışma gün sayısını 30 gün üzerinden SGK’ya bildirip, primini de 30 gün üzerinden SGK’ya ödeyebilir. Maaş hesaplama konusuna gelince; aylık brüt ücretiniz üzerinden yüzde 15 sigorta primi işçi hissesini hesaplayıp düştükten sonra, kalan tutardan aylık net asgari ücret tutarını düşmeniz, kalan tutar üzerinden gelir vergisi kesintisini hesaplamanız gerekir. Ayrıca aylık brüt ücretiniz üzerinden aylık brüt asgari ücret tutarını düşüp, kalan tutarın binde 7,59û üzerinden kesilecek damga vergisini hesaplamanız gerekir. Bu şekilde hesaplayacağınız üç ayrı kesintiyi aylık brüt ücretinizden düşerek net ücretinizi düşebilirsiniz.