Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi ve Çakışması – Şirket Ortaklarının Sigortalılığı

Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi ve Çakışması – Şirket Ortaklarının Sigortalılığı
12 Şubat 2013 21:01

1- Sosyal Güvenlik Reformu İle Gelen Değişiklikler: 1.1-Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar, kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden, aynı zamanda üçüncü bir kişinin yapması gereken işi yapsalar dahi 4/a kapsamında sigortalı olamayacaklar.

1.2-Anonim şirketlerin sadece yönetim kurulu üyesi olan ortakları sigortalı sayılacak, yönetim kurulu üyesi olmayan kurucu ortakları ile sigortalı sayılmayacaktır.

2- Genel Açıklamalar:

Daha önceki dönemde çalışanların sigortalılığını sağlayan SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı adıyla üç ayrı sosyal güvenlik kurumu hizmet vermekteydi ve bu üç farklı Kurumdan aynı anda ikisine de tabi olmayı gerektirecek işlerde çalışanlar için karışıklıklar ortaya çıkmaktaydı. Yeni dönemde her üç sosyal güvenlik kurumu da tarihe karışmış ve bütün çalışanlar Sosyal Güvenlik Kurumunun çatısı altına girmiş olmakla beraber, daha öncekine benzer şekilde çalışanlar 4/a, 4/b ve 4/c şeklinde yine üçlü bir ayrıma tabi tutulmuştur. Dolayısıyla ortada hizmet veren tek kurum olsa bile çalışanlar yine hangi kapsama girdiği belirlenerek Kuruma bildirilecektir. Bu nedenle sigortalılık hallerinin birleşmesi/çakışması halinde ilgili kişinin hangi kapsamda sigortalı olarak bildirileceğinin tespiti önem taşımaktadır.

3- Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi ve Çakışması:

3.1-Sigortalıların 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına (4/a – 4/b – 4/c) aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışmaları halinde 6111 sayılı Kanun değişikliğinden önce aşağıdaki şekilde işlem yapılmaktaydı.

Çalışanların; 4/a (işçi), 4/b (Bağ-Kur) ve 4/c (memur) kapsamındaki sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmaları halinde (diğerlerinden önce başlayıp başlamadığına bakılmaksızın) öncelikle 4/c kapsamında, 4/c kapsamında çalışma yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılıyorlardı. Yani 4/c kapsamında çalışma yoksa, o zaman 4/a ve 4/b kapsamındaki çalışmalardan hangisi önce başlamışsa sigortalının o kapsama tabi olarak Kuruma bildirilmesi gerekiyordu. Tabiki, 4/c kapsamında çalışanların (memurların) çok istisnai durumlar hariç aynı anda 4/a ve 4/b kapsamındaki herhangi bir işte çalışmasını yasaklayan mevzuat hükümleri saklıydı.

Ancak, 6111 sayılı Kanunun 33 üncü maddesiyle 5510 sayılı Kanunun “Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi” başlıklı 53 üncü maddesinde 01/03/2011 tarihinden geçerli olmak üzere değişiklik yapıldı. Bu yeni duruma göre;

Sigortalının; 4/a (işçi) ve 4/b (Bağ-Kur) kapsamındaki sigortalılık statüleri ile 4/c (memur) kapsamında yer alan sigortalılık statüsüne aynı anda tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi (çalışması) halinde, eskiden olduğu gibi öncelikle 4/c kapsamında sigortalı olarak Kuruma bildirilmesi gerekir. Sigortalının 4/c kapsamında çalışması yoksa, yani sigortalı sadece 4/a ve 4/b kapsamına girecek şekilde çalışıyorsa, bu durumda; 1/3/2011 tarihine kadar önce başlayan sigortalılık statüsü dikkate alınır, yani önce hangi kapsamdaki sigortalılık hali başlamışsa ona tabi sigortalılık hali devam eder. 1/3/2011 tarihinden itibaren ise öncelik 4/a kapsamındaki sigortalılığa ait olacağından, kişinin 4/a kapsamında sigortalı olarak bildirilmesi gerekir. 4/a kapsamındaki bu çalışmanın/sigortalılığın sona ermesi durumunda ise kişinin çalışması halen devam ediyorsa 4/b kapsamındaki sigortalılığı başlar. Kişi 4/a kapsamında çalışmaktayken/sigortalıyken ayrıca 4/b kapsamında da çalışmaya başlarsa, doğal olarak sigortalılık durumunda herhangi bir değişiklik olmaz, çünkü kesintiye uğrayana kadar 4/a kapsamındaki sigortalılık devam eder, kesinti olduğunda 4/b kapsamındaki çalışma halen devam ediyorsa 4/b kapsamındaki sigortalılık devreye girer.

Not: 6645 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle bu konuda hekimler için istisna getirilmiştir. (Bkz. 6645 Sayılı Kanunun Bağkur’lularla İlgili Düzenlemeleri başlıklı yazı.)

3.2-6111 sayılı Kanunla 01/03/2011 tarihinden geçerli olmak üzere yapılan değişiklik çerçevesinde; hem 4/a hem de 4/b kategorisine girecek şekilde birden fazla işte çalışan, bu nedenle de sigortalılık hallerinin çakışması nedeniyle 4/a kapsamındaki sigortalılığı esas alınanlar, yani 4/a kategorisinde Kuruma bildiren sigortalılar, yazılı talepte bulunmak ve Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas kazanç alt sınırı ve üst sınırına ilişkin hükümler saklı olmak kaydıyla, esas alınmayan sigortalılık statüsü (4/b) kapsamında talep tarihinden itibaren prim ödeyebilirler, yani bunlar 4/a kapsamında sigortalı olarak Kuruma bildirilmekteyken, yazılı başvuruda bulunmaları halinde ilaveten 4/b kapsamında da sigortalı olarak Kuruma prim ödeyebilirler. Bu durumda 4/a kapsamında ödenen primlere ilaveten 4/b kapsamında ödenen primler; iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan haklar yönünden 4/b kapsamında sigortalılık statüsünde, kısa vadeli sigorta kollarından sağlanan diğer yardımlar ile uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan yardımlar (malullük, ölüm, yaşlılık – emeklilik aylığı) yönünden ise 4/a kapsamında sigortalılık statüsünde değerlendirilir. Dolayısıyla, hem 4/a hem 4/b kapsamında çalışmaktayken, 4/a kapsamında sigortalı olarak Kuruma bildirilen sigortalılar, 4/b (Bağ-Kur) kapsamındaki çalışmaları nedeniyle iş kazası geçirmeleri veya meslek hastalığına yakalanmaları halinde, sigortalı bildirimleri 4/a kapsamında yapıldığı için 4/b kapsamındaki çalışmalardan kaynaklanan bu iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle herhangi bir sigorta yardımı (geçici iş göremezlik ödeneği, sürekli iş göremezlik geliri) alamayacakken, yukarıda belirtildiği şekilde Kuruma yazılı başvuruda bulunarak 4/a kapsamındaki sigortalı bildirimine ilaveten, 4/b kapsamındaki çalışmalarından dolayı da prim öderlerse bu durumda 4/b (Bağ-Kur) kapsamındaki çalışmaları nedeniyle iş kazası geçirmeleri veya meslek hastalığına yakalanmaları halinde geçici iş göremezlik ödeneği veya sürekli iş göremezlik geliri de alabilirler. Konuya ilişkin olarak Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 14 üncü maddesine onuncu, 40 ıncı maddesine onüçüncü fıkra eklenmiştir. Burada 4/a’ya ilaveten 4/b kapsamında da prim ödenmesi halinde, sigorta primine esas kazanç üst sınırı dikkate alınarak, 4/a kapsamında ödenen prim miktarı düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden prim ödenir, dolayısıyla 4/a ile 4/b kapsamında ödenen primlerin toplamı prime esas kazanç üst sınırını aşamaz. Öte yandan 4/b kapsamında sayılanlar, kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden dolayı, 4/a kapsamında sigortalı olamayacaklarından, bu durumda olanlar burada belirtilen imkandan yararlanamazlar.

4/a kapsamındaki sigortalılığına ilaveten 4/b statüsünde de prim ödeme talebinde bulunduğu halde ait olduğu ayı izleyen ayın sonuna kadar (b) bendi statüsünde primlerini ödemeyenlerin ödeme hakkı düşer.

3.3-4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi (Tarım Bağ-Kur) ile aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendindeki diğer sigortalılık statülerine aynı anda tabi olacak şekilde çalışılması durumunda, (b) bendinin (4) numaralı alt bendi dışındaki diğer sigortalılık durumu dikkate alınır. Yani, Tarım Bağ-Kur (4/b-4) kapsamında çalışmakta olan bir sigortalının, aynı anda diğer 4/b (Bağ-Kur) kategorileri kapsamında (vergi mükellefiyeti, şirket ortaklığı gibi) çalışmaları da varsa, bu durumda da kişi Tarım Bağ-Kur (4/b-4) dışındaki çalışmaları (4/b) kapsamında sigortalı sayılır.

3.4-Yukarıdaki şekilde tabi olunması gereken kapsam tespit edilerek sigortalılık başlatıldıktan sonra, başlatılan o sigortalılığın kesintiye uğraması halinde, bu defa kesintiye uğrayan sigortalılıktan/çalışmadan sonra önceliği olan kapsamda sigortalılık hali devam ettirilir. Eğer çakışan sigortalılık hali kalmamışsa, yani sigortalı artık tek bir sigortalılık kapsamında çalışıyorsa bu durumda doğal olarak o yaptığı çalışma kapsamındaki sigortalılığı devam eder.

3.5-5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık halleri (4/a – 4/b – 4/c) ile bu Kanunun 5 inci maddenin (a) (hükümlü ve tutuklular) ve (e) (Türkiye İş Kurumu tarafından eğitilen kursiyerler) bentlerine tabi sigortalılık hallerinin çakışması halinde, bunlar Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında sigortalı sayılır ve yukarıdaki 4.1 maddede belirtilen hükümler uygulanır.

3.6-İsteğe bağlı sigortalı olanların 4/a, 4/b ve 4/c kapsamındakilerden herhangi birine veya birkaçına tabi olacak şekilde çalışmaya başlamaları halinde, bu Kanunun 51 inci maddesinin üçüncü fıkrası (30 günden az çalışanların eksik günlerini 30’a tamamlamak için isteğe bağlı sigortaya prim ödedikleri durum) saklı kalmak kaydıyla isteğe bağlı sigortalılık hali sona erer.

3.7-Yukarıdaki 4.1. maddede belirtilen sigortalılık hali değişikliklerinde Kanunda ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde belirtilen sigortalılığın sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren, yeni sigortalılık haline göre hak ve yükümlülükler başlar.

3.8-5510 sayılı Kanunun 53 üncü maddesi uyarınca; 4/b kapsamında sigortalı sayılanlar, kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden, 4/a kapsamında sigortalı bildirilemezler. Yani şahıs işyerlerinde işyeri sahibi, şirketlere ait işyerlerinde de 4/b kapsamında sigortalı sayılan şirket ortakları kendilerine ait bu işyerinde veya ortakları oldukları bu şirkette ayriyeten 4/a kapsamına girecek bir iş yapsalar dahi buralardan 4/a kapsamında sigortalı olarak Kuruma bildirilemezler. 01/10/2008 tarihinden önce bu mümkündü ancak 01/10/2008 tarihinden sonrası için bu mümkün değildir. Bunlar zorunlu olarak sadece 4/b kapsamında Kuruma bildirilirler.

5510 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü saklı olmak üzere sigortalının, bu madde hükmüne göre sigortalı sayılması gereken sigortalılık halinden başka bir sigortalılık hali için prim ödemiş olması durumunda, ödenen primler birinci fıkraya göre esas alınan sigortalılık hali için ödenmiş ve esas alınan sigortalılık halinde geçmiş kabul edilir.

3.9-01.10.2008 tarihinden önce 506 sayılı Kanuna tabi olmaları nedeniyle 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 1479 ve 2926 sayılı kanunlara tabi olmaları nedeniyle 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında kabul edilen sigortalılardan zorunlu sigortalı olmaları gerektiği halde 506, 1479 ve 2926 sayılı kanunlara tabi isteğe bağlı sigortalılığı devam edenler hakkında Kanunun 4 üncü maddesi gereğince, yani yukarıda 4.1. maddede belirtildiği şekilde işlem yapılır.

3.10-01.10.2008 tarihinden önce 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı oldukları halde, kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden bu Kanunun 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendine tabi prim ödemesi olanların sigortalılıkları kesintiye uğrayıncaya kadar devam ettirilir. 4/a kapsamındaki sigortalılık kesintiye uğrayınca bu kişiler doğal olarak 4/b kapsamına girecekler ve artık 4/b kapsamında sigortalı olarak Kuruma bildirileceklerdir.

3.11-01.10.2008 tarihinden önce 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı oldukları halde 2925 sayılı Kanuna tabi prim ödeyenlerin sigortalılıkları 01.10.2008 tarihi itibariyle sona erer, 5510 sayılı Kanuna tabi çalışmanın sona erdiği tarihi takip eden aybaşından itibaren 2925 sayılı Kanuna göre kendiliğinden başlatılır.

4- Şirket Ortaklarının Sigortalılığı:

4.1- 4/b Kapsamında Sigortalı Sayılan Şirket Ortakları:

5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin b bendinin 3 numaralı alt bendi ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 9. maddesi 4. fıkrasına göre aşağıda belirtilen şirket ortakları 4/b kapsamında sigortalı sayılmıştır. Bunlar;

• Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları

• Kollektif şirketlerin ortakları

• Limited şirketlerin ortakları

• Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları

• Adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları

• Donatma iştirakleri ortakları

Yukarıda belirtilenlerden de anlaşılacağı üzere; 1479 sayılı Kanunun 24 üncü maddesi uyarınca sigortalı sayılan anonim şirketlerin kurucu ortakları 5510 sayılı Kanunda 4 üncü maddede sigortalı sayılanlar arasında yer almamıştır.

4.2- Şirket Ortaklarının Sigortalılığı:

Şirket ortaklarının sigortalılığında da yukarıda belirtilen kurallar geçerlidir. Yani 4/b kapsamında sigortalı sayılan şirket ortağı, aynı zamanda 4/a ve 4/c kapsamında da sigortalı sayılmayı gerektiren bir veya birkaç işte çalışıyorsa, bunlardan öncelikle 4/c kapsamındaki sigortalılık esas alınır, dolayısıyla 4/a ve 4/b kapsamındaki çalışma daha önce başlamış olsa bile, kişi 4/c kapsamında çalışmaya başladığı an 4/c kapsamında sigortalılığı da başlar ve bu kapsamda Kuruma bildirilir. Eğer 4/c kapsamında çalışması yoksa, o taktirde eskiden olduğu gibi ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınır, yani daha önce kişi 4/a kapsamında çalışmaya başladıysa, daha sonra şirket ortağı olsa ve 4/b kapsamına girse bile 4/a kapsamındaki çalışması kesintiye uğrayana kadar o kişinin bildirimi 4/a kapsamında devam eder, 4/a kapsamındaki çalışma kesintiye uğrayınca veya sona erince 4/b kapsamındaki sigortalılık devreye girerek kişi 4/b kapsamında prim ödemeye başlar.

Eğer durum tam tersi ise yani kişi şirket ortağı olarak 4/b kapsamında bildirilmekteyken 4/a kapsamındaki bir işte de çalışmaya başladıysa, bu durumda da 4/b kapsamındaki çalışması (şirket ortaklığı) sona erene kadar o kişi 4/b kapsamında prim ödemeye devam eder. Ancak, 6111 sayılı Kanunun 33 üncü maddesiyle 5510 sayılı Kanunun “Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi” başlıklı 53 üncü maddesinde 01/03/2011 tarihinden geçerli olmak üzere yapılan değişiklik burada da geçerlidir. Yani kişi şirket ortağı olarak 4/b kapsamına girecek şekilde çalışmakta ve 4/b kapsamında prim ödemekteyken, aynı zamanda 4/a kapsamına girecek şekilde de çalışmaya başlarsa, bu durumda kendisi istemesi halinde 4/b kapsamından çıkarak 4/a kapsamına geçebilir ve 4/a kapsamında sigortalı olarak bildirilebilir. Bunun için devam etmekte olan 4/b kapsamında çalışmaların (sigortalılığın) kesintiye uğraması gerekmez.

Yalnız, aşağıda belirtildiği gibi şirket ortakları kendilerine ait şirketten 4/a kapsamında sigortalı olarak Kuruma bildirilemeyecekleri için, bunların 4/a kapsamındaki çalışmaları ortağı bulunduğu şirketteyse, burada kişi doğal olarak sadece 4/b kapsamında Kuruma bildirilecektir. Öte yandan, 6111 sayılı Kanunla getirilen ve yukarıda 4.2. maddede açıklanan imkandan şirket ortakları da yararlanabilecektir. Yani sigortalılık hallerinin çakışması nedeniyle 4/a kapsamında sigortalı olarak bildirilenler, Kuruma yazılı başvuruda bulunarak ayrıca 4/b kapsamında da prim ödeyebileceklerdir.

5510 sayılı Kanunun 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe girmesiyle birlikte, 4/b kapsamında sigortalı sayılanlar, kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden, 4/a kapsamında sigortalı bildirilemeyeceklerdir. Yani eski uygulamada, kişi ortağı olduğu şirkette aynı zamanda üçüncü bir kişinin yapması gerek bir işi de yapıyorsa SSK’ya bildirilebiliyordu. Yeni dönemde ise kişi ortağı olduğu şirketten 4/a kapsamında sigortalı olarak bildirilemeyecektir. Örneğin; kişi 4/a kapsamında sigortalı olarak çalıştığı/bildirildiği bir şirkete ortak olduğunda, 4/a kapsamındaki çalışması/sigortalılığı daha önce başlamış olduğu halde, bu kişi ortak olduktan sonra 4/b kapsamında bildirilmesi gerekecektir. 4/a kapsamındaki çalışması o şirkete ortak olduktan sonra da kesintisiz devam etse bile sonuç değişmeyecek ve artık 4/b kapsamında bildirilmesi gerekecektir. Ancak bu uygulama 01.10.2008 tarihinden itibaren ortaya çıkacak yeni durumlar için geçerli olduğundan, bu tür durumdaki kişilerden; 01.10.2008 tarihinden önce şirket ortağı olduğu halde aynı şirketten 4/a kapsamında prim ödemesi devam edenlerin 4/a kapsamındaki bu çalışmaları kesintiye uğrayıncaya kadar devam edecek, dolayısıyla bunların ortak oldukları şirkette 4/a kapsamındaki çalışmaları devam ettiği sürece 4/b kapsamında bildirilmeleri gerekmeyecektir.

01.10.2008 tarihinden önce başlamış ve devam etmekte olan sigortalılık hali ise kesinti olmadığı sürece aynen devam edecektir.

4.3- Anonim Şirket Kurucu Ortaklarının Sigortalılığı:

Yukarıda da belirtildiği üzere, 1479 sayılı Kanunun 24 üncü maddesi uyarınca sigortalı sayılan anonim şirketlerin kurucu ortakları 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde belirtilen sigortalı sayılanlar arasında yer almamıştır. 5510 sayılı Kanunun geçici 22 nci maddesi uyarınca; anonim şirketlerin kurucu ortaklarından daha önce 1479 sayılı Kanunun 24 üncü maddesine tabi olarak sigortalı olanlardan sigortalılıklarını devam ettirmek isteyenlerin bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde yazılı talepte bulunmaları halinde sigortalılıkları aynen devam ettirilecektir. Bu süre içerisinde talepte bulunmayanların sigortalılıkları ise 01.10.2008 tarihi itibariyle sona erecek, bu şekilde sigortalılıkları sona erenler, eğer 4/a, 4/b veya 4/c kapsamında herhangi bir işte çalışmaya başlarlarsa o kapsamda sigortalı olacaklar, böyle bir durum söz konusu değilse, o zaman şartları tutuyorsa sadece isteğe bağlı sigortalı olabileceklerdir.

01.10.2008 tarihi veya sonrasında ilk defa anonim şirket kurucu ortağı olacaklar ise 4/b kapsamında başka çalışmaları yoksa sadece bu kurucu ortaklıktan dolayı 4/b kapsamında sigortalı olamayacaklardır.

5-Sigortalılıkta Kesinti Sayılmayan Haller:

a-Geçici iş göremezlikle (istirahat v.s.) geçen süreler.

b-Hafta sonları.

c-Resmi tatil günleri. (isvesosyalguvenlik.com)

YORUMLAR

  1. Ayfer yağmur dedi ki:

    Emekli olabilmek için gerekli olan 5375 günü 27.11.2020 tarihinde doluyor. 716 gün isteğe bağlı ödemem var. Hizmet tarihlerinde çakişma yok. İsteğe bağlı bu primlerin birleştirmesi (4A ile)gerekiyor mu.yada emeklilik müracaatı yapabilir mıyım.

    1. Admin dedi ki:

      İsteğe bağlı sigorta olduğu için hizmet birleştirme için ayrı dilekçeye gerek yok, doğrudan emeklilik başvurusu yapabilirsiniz.

  2. Guher dedi ki:

    2002-2004 kurucu ortağı olduğum şirketten hisse satmadan ayrılıp başka şirkette 2016’ya kadat 4a sigortalı çalıştım, bagkur’dan gelen prim borç tebligatı üzerine hissemi 2006da sattım ancak 4b sigortalılık önceliklidir denilerek borç yapılandırıldı ödedim, diğer şirketteki 4a ise iptal oldu. Hisse satışı sonrası 1ay daha çalıştım ardından aile şirketine hisse almadan 4a olarak döndüm 4a çalışmam 2009 temmuza kadar devam etti. 2009 da Hisse aldım. Muhasebecim hisse alsam da ilk sigortalılık esas olur diyerek beni 8yıl 2009-2016’ya kadar 4a devam ettirdi. 8yıl içinde 2014 de şirket merkezi dahi taşındı çıkış giriş yapıldı, hissedardım sgk yine de 4a devam ettirdi. Kurumlardan tebligat gelmedi. Emekliliğe başvurana kadar 4b borç yok, terk etmiş sigotalı görünüyordum.
    2016da 2nci taşınmada 4a girişi red etti, hisse satıp 4a devam ettim.
    2022 emeklilik başvurusu yapınca çakışmadan dolayı 8 yıl primlerimin iptal edildiği edevlette görünüyor şimdi . Bunca yıl bana Tebligat yok, kurum 8yıl 4a olarak prim aldı ve uyarmadı, bu sebeple mahkemeye versem kazanabilir mym? 4a 8yılımın sgk da iptali 2009 öncesi işyeri sahibi olmayıp 4a sigortalı olduğumdan, haksız değil mi, 4a devam etme hakkım yok muydu? Öyle ise neden tebligat yollanmadı, neden 4a girişler 8yıl boyonca kurum tarafından kabul edildi? Ne önerirsiniz? 8yılımı 4a koruma hakkım yok mu?

    1. Güher dedi ki:

      Not: 1993- 2002 şirket kurana kadar özel şirkette sigortalıydım. 2009-2016 arası Yanlış uygulama varsa bunun sebebi muhasebecim ve 8yıl bilgi vermeyen tebligat yollamayan ama prim alan sgk da değil mi?

      1. isvesosyalguvenlik.com dedi ki:

        Yargıtay 10. Hukuk Dairesi benzer bir konuyla ilgili olarak 29.04.2021 tarihinde verdiği bir kararında; “Davalı Kurum’un geçmişe yönelik (uyuşmazlık konusu dönemi de kapsar şekilde) prim tahsil ederek kullanıp sigortalılığa ilişkin güven vermesinden uzun süre sonra sigortalılığı iptal etmesi Medeni Kanun’un 2. maddesinde ifadesini bulan objektif iyiniyet kurallarıyla bağdaşmayacaktır.” şeklinde değerlendirmede bulunmuştur. (T.C. YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ – Esas No. 2020/4596, Karar No. 2021/6226, Tarihi: 29.04.2021)
        Eğer SGK itirazınızı reddettiyse, söz konusu Yargıtay Kararına da göz atıp, isterseniz İş Mahkemesinde dava açabilirsiniz. Yargıtay kararına https://karararama.yargitay.gov.tr/YargitayBilgiBankasiIstemciWeb/ sayfasından ulaşabilirsiniz.

  3. Soner YILDIRIM dedi ki:

    Ben inşaatlarda çalışıyorum bir ay içinde 3-4 yerden sigortam yatıyor ayda 40-50 gün yattığı dönemler var. Çakışan günlerin hesaplaması nasıl yapılır. Örneğin bir firma 20 gün yatırıyor bir firma 10 gün bir firmada 15 gün yatırıyor. 30 günden fazlasımı silinir yada bütün firmalar ayın 1 ile 20 si diğeri 1 ile 10 u digeride 1 ile 15 i arası yatırdı ise sadece 20 gün mü hesaplanir

    1. isvesosyalguvenlik.com dedi ki:

      Ayda 30 günü aşan kısım silinmez, sadece 30 günden fazla gün sayısı dikkate alınmaz, aynı şekilde işyerlerinden bildirilen prime esas kazanç toplamlarının aylık üst sınırı aşan kısmı da dikkate alınmaz. Bu şekilde aylık prime esas kazanç üst sınırı aştığı için dikkate alınmayan kısım varsa, bunlara ait primleri SGK’dan geri alabilirsiniz. (Bkz. https://www.isvesosyalguvenlik.com/calisanlar-prim-fazlasini-sgkdan-geri-alabilirler/)

      1. Soner YILDIRIM dedi ki:

        Son dönemde emekli olan arkadaşlar 30 gün olarak değil iki iş yeride 15 gün 15 gün yatırmış ama ikiside 1 ile 15 i arası yatırdı ise çakışmış oluyor sadece birini topluyorlar yani 15 gün olarak hesaplanıyor diyorlar 15 mi hesaplanır 30 mu onu öğrenmek istedim. Eğer sizin dedigiz gibi 30 gün dikkate alıp hesaplama yapilirsa toplam 750 gün fazlam var eğer sadece bir iş yerini hesaplayıp diğerleri dikkate alınmazsa 1470 gün fazlam var o zaman emeklilik için prim gün sayım yetmiyor

        1. isvesosyalguvenlik.com dedi ki:

          SGK’ya aylık muhtasar ve prim hizmet beyannamesi verilirken, eğer ay içerisinde giriş – çıkış yoksa, bildirilen çalışma gün sayıları şu tarih aralığına aittir diye belirme seçeneği yok, bildirilen çalışma süreleri o aya ait sayılır, tarih aralığı belirlenmez. Dolayısıyla bahsettiğiniz şekilde bir durum ortaya çıkmaz. Bahsettiğiniz gibi bir durum olsa bile bu ancak iş sözleşmelerinden tespit edilebilir, SGK’da herhangi bir ihbar, şikayet, inceleme olmadıkça iş sözleşmelerine bakmaz.

  4. ayfer dedi ki:

    Merhaba ,
    Ben 21.06.2010 tarihinde sigortadan çıkış yaptım .22.06.2010 tarihinde ortak olduğum şirketten dolayı muhasebeci beni bagkurlu göstermiş. Ben 23.06.2010 tarihinde de sigorta girişim oldu. Eyt den emekli olurken bağkur için 8 ay bağkur ödenmiş aynı şekilde sigortam da ödenmiş. Sgk sigorta günlerime iptal yazmış bagkur pirimlerimi eklemiş. Acaba bu durum için ne yapmam gerekiyor. İptal olan primlerim ne olacak maaşım düşüyor bagkur pirimleri az olduğu için
    yardımcı olursanız sevinirim
    teşekkürler