Arabulucu Tutanağı Zorla – Yanıltmayla İmzalatıldıysa Ne Yapılabilir ?

Arabulucu Tutanağı Zorla – Yanıltmayla İmzalatıldıysa Ne Yapılabilir ?
9 Nisan 2022 22:27

Bilindiği üzere 25 Ekim 2017 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 7036 sayılı yeni İş Mahkemeleri Kanunu ile 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren işçi – işveren uyuşmazlıklarında arabulucuya başvurma zorunluluğu getirilmiş, dava açmadan önce arabulucuya başvurmuş olmak dava şatı haline gelmiştir. (Bkz. Bütün Ayrıntılarıyla Çalışma Hayatında Arabuluculuk Uygulaması, Arabulucuya Götürülmeyen Konularla İlgili Dava Açılamaz)

İşçi – işveren arasındaki uyuşmazlıklarda önce arabulucuya başvurulması gereken ve gerekmeyen durumlar İşçi ve İşverenin Önce Arabulucuya Başvurması Zorunlu Olan Konular, Sigortasız Çalışmaya Arabulucu Bakmaz başlıklı yazılarda belirtilmiştir.

Arabuluculuk Sürecinin Önemi – Arabulucunun Görev ve Yükümlükleri

Öte yandan nasıl ki mahkemede dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunlu olan konularda arabulucuya başvurmadan dava açılamıyorsa, aynı şekilde arabulucuda anlaşmaya varılan konularla ilgili de dava açılamıyor çünkü tarafların imzasını taşıyan arabulucu tutanağı mahkeme ilamı yerine geçiyor. Bu nedenle arabuluculuk süreci ve arabulucuda düzenlenen tutanak çalışanlar – işverenler için çok önemli. (Bkz. İşçi ve İşverenin Önce Arabulucuya Başvurması Zorunlu Olan Konular)

Bu önemi nedeniyle de arabulucu işçi – işveren arasında tarafsız olmakla, taraflar arasında eşitliği gözetmekle yükümlüdür. Arabulucu kimin haklı, kimin haksız olduğuna karar veremez, sadece tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde arabulucu çözüm önerisinde bulunabilir. Bunun dışında işçi veya işverenin tarafını tutamaz, işçi veya işvereni tutanağı imzalama konusunda zorlayamaz. Ancak maalesef mevzuatla konulan kurallara uymayan arabuluculara da rastlanmaktadır. (Bkz. Arabulucular Hakkında da Şikayetler Var)

Arabulucu Tutanağı Zorla İmzalatılmışsa – Arabulucu Tarafsız Davranmamışsa İşçi veya İşveren Ne Yapabilir ?

İşçi veya işveren arabulucuda düzenlenen tutanağı korkutma nedeniyle imzalamak zorunda kalmışsa, aldatılma veya yanıltılma nedeniyle tutanağı imzalamışsa ne yapılabilir ? Arabulucunun tarafsızlığını korumamış, işçi – işveren arasındaki eşitliği gözetme yükümlülüğünü yerine getirmemişse, işçi veya işverenin tarafını tutmuşsa ya da işçi veya işverene tutanağı zorla imzalatmışsa ne yapılabilir ? 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği hükümlerine göre sadece arabuluculuk bürosunun yetkisine itiraz edilebilecek olup bu konu Arabulucu Tutanağına veya Kararına İtiraz Edilebilir mi ? başlıklı yazıda açıklanmıştır.

Ancak arabulucu tutanağının korkuyla işçiye imzalatılması, işçinin pasaportuna el konulup tutanağı imzalayana kadar pasaportunun verilmemesi nedeniyle açılan davanın temyiz aşamasında önüne gelmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesi oybirliğiyle verdiği 07.12.2021 tarihli kararında, bu konuda yani arabulucuda düzenlenen tutanağı dava açarak iptal etme konusunda izlenmesi gereken yol ve yöntemi açıklamıştır. Söz konusu Karara göre (Esas No. 2021/5860, Karar No. 2021/16271, Tarihi: 07.12.2021);

Arabulucuda düzenlenen tutanağı korku, yanılma veya aldatma nedeniyle imzalamış olan kişi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 37 ve 39 uncu maddelerine istinaden, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde, arabulucuda düzenlenen tutanağın iptali için (İş Mahkemesinde) dava açabilir. İş mahkemesi olmayan yerlerde dava iş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinde de açılabilir. (Bkz. Çalışanlar Davayı Neredeki İş Mahkemesinde Açabilir ?) Öte yandan bu bir yıllık süre hak düşürücü süre olup, bu süre geçirildikten sonra açılan davayı mahkeme reddeder. Eğer dava açacak kişi yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı tarihi ispatlayabilecek durumda değilse o zaman bir yıllık sürenin başlangıcı olarak arabulucuda imzalanan tutanak tarihi esas alınır.

Ayrıca arabulucu tutanağının iptaliyle ilgili izlenecek bu yol sadece işçi – işveren uyuşmazlıkları konusunda değil arabuluculuğa konu tüm hukuk uyuşmazlıkları için de geçerlidir.

Arabulucu tutanağının iptali için mahkemede dava açan kişi eğer korkutmaya, tehdide maruz kalmışsa ayrıca ilgililer hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunabileceği gibi, eğer bu süreç arabulucunun bilgisi dahilinde işlemişse, arabulucunun durumdan haberi varsa, arabulucu taraflı davranmışsa Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı Arabuluculuk Daire Başkanlığı’na arabulucu hakkında ihbar ve şikayette de bulunulabilir. Buna karşılık korkutma, tehdit arabulucunun bilgisi dışında gerçekleşmişse, arabulucu durumdan haberdar değilse, görüşmelerin başlamasından son tutanağın imzalanmasına kadar geçen süreçte tarafsızlığını korumuşsa, bu durumda da arabulucunun süreçten sorumlu tutulması mümkün değildir tabii ki.

Borçlar Kanununun İlgili Maddeleri

6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun yukarıda bahsi geçen maddeleri aynen aşağıda yer almaktadır.

“III. Korkutma

1. Hükmü

MADDE 37- Taraflardan biri, diğerinin veya üçüncü bir kişinin korkutması sonucu bir sözleşme yapmışsa, sözleşmeyle bağlı değildir.

Korkutan bir üçüncü kişi olup da diğer taraf korkutmayı bilmiyorsa veya bilecek durumda değilse, sözleşmeyle bağlı kalmak istemeyen korkutulan, hakkaniyet gerektiriyorsa, diğer tarafa tazminat ödemekle yükümlüdür.

2. Koşulları

MADDE 38- Korkutulan, içinde bulunduğu durum bakımından kendisinin veya yakınlarından birinin kişilik haklarına ya da malvarlığına yönelik ağır ve yakın bir zarar tehlikesinin doğduğuna inanmakta haklı ise, korkutma gerçekleşmiş sayılır.

Bir hakkın veya kanundan doğan bir yetkinin kullanılacağı korkutmasıyla sözleşme yapıldığında, bu hakkı veya yetkiyi kullanacağını açıklayanın, diğer tarafın zor durumda kalmasından aşırı bir menfaat sağlamış olması hâlinde, korkutmanın varlığı kabul edilir.

IV. İrade bozukluğunun giderilmesi

MADDE 39- Yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma sonucunda sözleşme yapan taraf, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onamış sayılır.” (isvesosyalguvenlik.com)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.