İş Kazasında Kaçınılmazlık İşvereni Sorumluluktan Kurtarır mı ?

İş Kazasında Kaçınılmazlık İşvereni Sorumluluktan Kurtarır mı ?
17 Mayıs 2021 23:52

Meydana gelen iş kazalarında işveren ve üçüncü kişinin sorumlu olacağı hal ve durumları düzenleyen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 21 inci maddesinde, işverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesinin dikkate alınacağı belirtilmiştir.

Bu konuda ayrıntılı bilgi İş Kazalarında Kaçınılmazlık İlkesi Nedir ? başlıklı yazıda yer almaktadır.

Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin bir kararında kaçınılmazlık; önüne geçmenin imkânsız olduğu veya ne kadar özen gösterilirse göstersin, hangi tedbir alınırsa alınsın oluşması engellenemeyen bir durum olduğu, işverenin tüm önlemleri aşmış olmasına karşın iş kazası meydana gelmişse kaçınılmazlıktan söz edilebileceği, iş kazası veya meslek hastalığını önleyecek bir önlemin varlığı halinde ise kaçınılmazlıktan söz edilemeyeceği belirtilmiştir. (Esas No. 2019/4831, Karar No. 2020/7087, Tarihi: 14/12/2020)

Ancak meydana gelen iş kazasında kaçınılmazlık söz konusu olduğunda bu durumun işvereni sorumluluktan kurtarıp kurtarmayacağı sorusunu cevaplamadan önce, meydana gelen iş kazasından dolayı işverenin karşılaşacağı sorumlulukları kısaca belirtmek faydalı olacaktır.

İş Kazalarında İşverenin Karşılaşacağı Sorumluluklar

1- Ceza Sorumluluğu: Özellikle ölümle sonuçlanan iş kazalarında, işverenin kasıt veya kusuru varsa işveren Türk Ceza Kanunu hükümlerine göre ölüme sebebiyet verme suçundan dolayı sorumlu olur, adli para cezası yanında hapis cezası bile alabilir. İşyeri şahıs işyeri değil de şirkete ait işyeriyse bu durumda da şirketin ortakları (sahipleri) ve üst düzey yöneticileri (müdür gibi) sorumlu olur.

2- SGK’ya Karşı Sorumluluk: İş kazası işverenin kastı veya iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili kusuru nedeniyle meydana gelmişse, işverenin kusuru olsun veya olmasın kaza geçiren işçi sigortasız ise bu durumda işveren SGK’ya karşı maddi olarak sorumlu olur. SGK kaza nedeniyle karşılaştığı ve ileride karşılaşacağı tüm masraf ve giderleri işverenden tahsil eder yani işverene tazmin ettirir. Bu yargıda rücuan tazminat olarak geçmektedir.

3- Kaza Geçiren İşçi veya Ölümünde Hak Sahiplerine Karşı Sorumluk: Meydana gelen iş kazası nedeniyle işçinin kendisi veya kaza nedeniyle ölmüşse hak sahipleri, işveren hakkında Borçlar Kanunu hükümlerine göre maddi – manevi tazminat davası açabilir, işverenden tazminat talep edebilir.

Bu konu İş Kazalarında Sorumluluğu Olan İşveren ve Diğer Kişilere Uygulanan Yaptırım ve Cezalar başlıklı yazıda daha ayrıntılı açıklanmıştır.

İş Kazasında Kaçınılmazlık Varsa İşveren Sorumluluktan Kurtulur mu ?

İşverenin kaza olayının meydana gelmesinde hiçbir kasıt veya kusuru yoksa, kaza tamamen kaçınılmazlık nedeniyle meydana gelmişse yani kazada yüzde 100 kaçınılmazlık varsa (örneğin işçinin içinde bulunduğu işyeri aracı sele kapılmışsa), bu durumda işveren gerek Türk Ceza Kanunu, gerekse SGK mevzuatında belirtilen sorumluluklardan kurtulur. Ancak kaza da kaçınılmazlık olsa bile işverenin de kusuru varsa, işveren Türk Ceza Kanunu ve SGK mevzuatı açısından kusuru derecesinde sorumlu tutulabilir. İşverenin kusuru olsun veya olmasın kaza geçiren işçi sigortasız ise işveren yine SGK mevzuatı açısından sorumlu olur.

Maddi ve Manevi Tazminat Davalarında Durum Farklı

Meydana gelen iş kazası nedeniyle işçinin veya kaza nedeniyle ölmüşse hak sahiplerinin işverene karşı açacağı maddi ve manevi tazminat davalarıyla ilgili ise Yargıtay’ın konuya bakış açısı farklıdır. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi konuyla ilgili bir kararında;

“İş kazasının tamamen kaçınılmazlıktan kaynaklandığı durumlarda kaçınılmazlığın yükünü taraflardan sadece birisine yüklemek, adalet duygusunu zedeler. Kaçınılmazlık, her iki taraf açısından da önlenemez bir olay olduğuna göre, beklenmeyen olayın neden olduğu olumsuz sonuçlara her iki tarafta katlanmalıdır (Erlüle, F.: Bedensel Bütünlüğün İhlalinde Manevi Tazminat, 2. Baskı, Ankara 2015, s. 400 vd.). Bu gibi durumlarda kaçınılmazlığın etki ettiği zarar, hakkaniyetin gerektirdiği ölçüde taraflara yüklenir (Akın, s.96).

Olayın kaçınılmazlıktan kaynaklanması hâlinde sorumluluğun işçi ve işveren arasında % 50’şer oranında paylaştırılması uygun gibi görünebilirse de, işçinin işverene karşı daha güçsüz oluşu, nimet – külfet dengesi, işçiyi koruma ve sosyal devlet ilkesi gibi nedenler karşısında işverene daha fazla sorumluluk verilmesi hakkaniyet gereğidir.

Sonuç itibariyle iş kazasının meydana gelmesinde tamamen kaçınılmazlığın etkili olduğu durumlarda, hakim tarafından 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 51. maddesi çerçevesinde tazminat belirlenirken hakkaniyet ilkeleri gözetilerek işverenin % 60, işçinin ise % 40 kusurlu olduğunun kabulü adil bir çözüm olacaktır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 07/03/2019 gün ve 2015/21-983 – 2019/252 Esas ve Karar sayılı ilamı bu yöndedir.)”

açıklamalarına yer vermiştir. (Yargıtay 21. Hukuk Dairesi – 2019/5246 E.,  2020/975 K., 20.02.2020)

Söz konusu Yargıtay kararında atıf yapılan 07/03/2019 tarihli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında da konuya ilişkin olarak;

“Yukarıda belirtildiği üzere iş kazasının tamamen kaçınılmazlıktan kaynaklandığı durumlarda kaçınılmazlığın yükünü taraflardan sadece birisine yüklemek, adalet duygusunu zedeler. Beklenmeyen olayın neden olduğu olumsuz sonuçlara her iki tarafta katlanmalıdır. İşçinin işverene karşı daha güçsüz oluşu, nimet – külfet dengesi, işçiyi koruma ve sosyal devlet ilkesi gibi nedenler karşısında işverene daha fazla sorumluluk verilmesi hakkaniyet gereğidir.

Bu itibarla, iş kazasının meydana gelmesinde tamamen kaçınılmazlığın etkili olduğu somut olayda, mahkemece, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 51. maddesi göz önünde tutularak davalı işverenlerin %60 oranında, davacının ise %40 oranında kusurlu olduğunun kabulüyle bu kusur oranları dikkate alınmak suretiyle maddi zararın belirlenmesi için hesap bilirkişisinden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Dolayısıyla Yargıtay kararlarına göre, işçi veya hak sahipleri tarafından işveren aleyhinde açılacak tazminat davalarında; iş kazası tamamen kaçınılmazlık sonucu meydana gelmiş olsa, işverenin kazada hiçbir kusuru olmasa bile işveren yine % 60 kusurlu kabul edilmektedir. Eğer işverenin ayrıca kusuru varsa o zaman kusur derecesi, dolayısıyla sorumluluğu artacaktır. (isvesosyalguvenlik.com)

YORUMLAR

  1. Kadir dedi ki:

    Engelli yani sag eli olmayan bir kisi uretimde calisma gibi bi durumu ola bilirmi

    1. isvesosyalguvenlik.com dedi ki:

      Yapılacak işin durumuna bağlı, eğer sol eli ile işini sorunsuz yapabilecekse, iş sağlığı ve güvenliği açısından bir tehlike oluşturmayacaksa ve çalışacağı işyeri de kabul ederse çalışabilir. Çünkü yer altı ve su altı işleri hariç engellilerin çalışmasını yasaklayan bir mevzuat olmadığı gibi, hatta 4857 sayılı İş Kanununun 30 uncu maddesine göre; elli veya daha fazla işçi çalıştırılan özel sektör işyerlerinde yüzde üç engelli, kamu işyerlerinde ise yüzde dört engelli çalıştırılması zorunluluğu var. Burada önemli olan işçinin zihnen ve bedenen kendisi için uygun olan işlerde çalıştırılmasıdır.