Muhtara Bırakılan Tebligatın Geçerli Sayılması İçin Şartları Var

Muhtara Bırakılan Tebligatın Geçerli Sayılması İçin Şartları Var
28 Mayıs 2021 23:53

Sadece çalışanlar değil, birçok insan postacı tarafından muhtara bırakılan ve zamanında haberi olmayan tebligatlar nedeniyle sorun yaşamakta, başı ağrımakta, hak kaybına uğramaktadır.

Örneğin;

– Kendisine gönderilen trafik cezasıyla ilgili ihbarname postacı tarafından muhtara bırakıldığı ve tebligattan sonradan haberdar olduğu için yüzde 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanma veya mahkemeye itiraz etme hakkı kaybedilmekte.

– İcraya intikal eden borç nedeniyle kendisine icra dairesi, SGK veya vergi dairesi tarafından gönderilen ödeme emri muhtara bırakıldığı ve tebligattan sonradan haberdar olduğu için borca itiraz etme veya mal bildirim beyanı verme süresi kaçırılmakta, hatta daha sonra haciz işlemine maruz kalınmakta.

– Hakkında dava açan kişi (davacı) tarafından mahkemeye verilen dava dilekçesinde yer alan iddialara cevap vermesi için mahkeme tarafından kendisine gönderilen yazı muhtara bırakıldığı ve tebligattan sonradan haberdar olduğu için hakkında dava açan kişinin iddialarına cevap yazma, itiraz etme hakkı kaçırılmakta, mahkeme o kişinin aleyhine karar verebilmekte, dava kaybedilebilmekte.

– Vergi müfettişi, SGK denetmeni veya müfettişi tarafından yasal kayıt ve belgelerin ibrazı için işverene / mükellefe gönderilen tebligat muhtara bırakıldığı ve ibraz süresi geçtikten sonra işveren / mükellef tebligattan haberdar olduğu için, süresinde kayıtlar ibraz edilmediği gerekçesiyle yüklü miktarda idari para cezasıyla veya usulsüzlük cezasıyla karşılaşılmakta.

Şüphesiz bu konuda verilebilecek çok sayıda örnek bulunmaktadır.

Kişinin Kendisine Tebliğ Edilmeyip Muhtara Bırakılan Tebligat Bağlayıcı mı ?

Bu konudaki en büyük problem, postacı tarafından muhtara bırakılan tebligat 7201 sayılı Tebligat Kanununa göre muhtara bırakıldığı tarih itibariyle ilgili kişiye tebliğ edilmiş sayılmakta ve kişinin tebligattan haberim yoktu, sonradan haberim oldu gibi itiraz ve iddiaları dikkate alınmamaktadır. Ayrıca bu konuda muhtar veya ihtiyar heyetinin ya da muhtarlıkta çalışan personelin tebligatta ismi yer alan kişiye haber verme, bilgilendirme mecburiyeti olmadığı gibi, büyük şehirlerde zaten bu pek mümkün de değildir. Bu konu Postacı Tarafından Muhtara Bırakılan Tebligat Geçerli Sayılır mı ? başlıklı yazıda belirtilmiştir.

Ancak 7201 sayılı Tebligat Kanununa göre resmi kurum ve kuruluşlar, mahkemeler, icra daireleri tarafından muhataba (ilgili kişiye) gönderilen ve postacı tarafından muhtara bırakılan tebligatın o gün itibariyle ilgili kişiye tebliğ edilmiş sayılması yani geçerli kabul edilebilmesi için bazı şartlar olduğu gibi, 20 Nisan 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu İçtihadı Birleştirme Kararı’nda da muhtara bırakılan tebligatın geçerli sayılma şartları ayrıntılı olarak açıklanmıştır. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 20/11/2020 Tarihli ve E: 2019/2, K: 2020/3 Sayılı Kararı)

Postacı Tarafından Muhtara Bırakılan Tebligatın Geçerli Sayılma Şartları

7201 sayılı Kanun hükümleri ve söz konusu Yargıtay içtihadı birleştirme kararına göre;

1- Tebligat yapılacak kişinin kendisi veya tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri (yakını, çalışanı gibi) gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse (tebligatı teslim almak istemezse), tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı ancak o zaman o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine teslim edebilir. Dolayısıyla postacının, önce kişinin tebligatta yer alan adresine gitmesi, kapıyı çalışması, kapıyı açan olmazsa veya kapıyı açan olsa bile tebligatı almak istemezse o zaman tebligatı muhtara bırakması gerekir. Postacının ilgili kişinin adresine gidip kapısını çalmadan doğrudan muhtara bıraktığı tebligat geçerli değildir.

2- Sadece postacının ilgili kişinin adresine gidip kapısını çalmış olması yeterli olmayıp, postacının ayrıca tebligatın muhtara bırakıldığına dair ihbarnameyi binanın kapısına yapıştırmış olması, ilgili şahsa haber vermesi için en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da durumu bildirmiş olması gerekir.

3- Eğer muhtara bırakılan tebligat kişinin MERNİS adresine gönderilmiş bir tebligat ise ve tebligatı gönderen kurum, kuruluş, mahkeme veya icra dairesi kayıtlarında ilgili kişinin MERNİS adresinden başka adresi de varsa, önce kişinin bilinen en son adresine tebligat gönderilmiş ve o tebligatın iade edilmiş olması gerekir. Bu şarta uyulmadan doğrudan ilgili kişinin MERNİS adresine gönderilmiş ve muhtara bırakılmış tebligat geçerli sayılmaz. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’te; bilinen en son adresin tespitinde, tebliğ isteyenin beyanı, muhatabın veya diğer ilgililerin bildirimleri ya da mevcut belgelerin esas alınacağı, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri (MERNİS) adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı belirtilmiştir.

Ancak yukarıda 1. ve 2. maddelerde belirtilen şartlar Kanuna konulmuş olmakla birlikte, postacının bu şartlara uymadığını ispat etmek çok zor, hatta imkansızdır.

Muhtara Bırakılan Tebligatla İlgili İtiraz Nereye Yapılmalı ?

Yukarıda belirtilen şartlara uyulmadan muhtara bırakılmış olan, dolayısıyla geçersiz sayılan tebligatla ilgili itirazın yapılacağı yer tebligatta ismi yer alan makam, kurumu veya kuruluşa göre değişmektedir.

• Tebligat mahkeme veya icra dairesi tarafından gönderilmişse bu konudaki itirazın ilgili mahkeme veya icra dairesine yapılması gerekir.

• Tebligat herhangi bir kurum veya kuruluş tarafından gönderilmişse, o kurum veya kuruluşun işlem ve uygulamalarına karşı hangi mahkemeye itiraz edilmesi gerekiyorsa, tebligatın geçersizliği konusundaki itiraz başvurusunun da o mahkemeye yapılması gerekir. Çünkü buradaki itiraz aslında tebligata yapılan itiraz değil, geçersiz tebligata istinaden işlem yapan kurum ve kuruluşun o işlemine karşı itiraz olacaktır. Örneğin;

– Tebligatı vergi dairesi göndermişse itiraz başvurusunun vergi mahkemesine,

– Tebligatı SGK göndermişse itiraz başvurusunun iş mahkemesine,

yapılması gerekir.

• Eğer PTT işlem ve uygulamalarına karşı dava açılacaksa o davanın da idare mahkemesinde açılması gerekir. (isvesosyalguvenlik.com)

YORUMLAR

  1. ismail yumurtacı dedi ki:

    bilgi amaçlı sorum.İyi günler. Bir yakınıma ait tebligat muhtara yapılmış. Muhtarda kişiye tebligatı ulaştırmamış. Üstelik birde ilamsız tebligat. Kişi bir sürü borç içinde kaldı. Muhtar tebligatı ulaştırmamakla suç işlemiş olmuyormu. Ulaştırmak , bilgi verme zorunlugu yokmu.

    1. Ali Haydar dedi ki:

      olmaz niye olsun? Kimsenin böyle bir zorunlulugu yok

      1. ali kemal dedi ki:

        peki muhtar ne işe yarar maaşı neden alır

        1. ismail dedi ki:

          sen böyle sor diye maaş alırlar

        2. Önder dedi ki:

          Muhtarlar yurtdışı gezisi ve yemek davetlerinden zaman bulamadığı icin

          1. Gürdal dedi ki:

            Senin baban mı muhtarı yurt dışına göndermiş. Ben Muhtarım daha yurtiçinde gezemedik.

        3. MUALLA dedi ki:

          Peki diyelim ben o notu görmedim o zaman me olacak cuclu benmişim yoksa muhtarın telefon numarasına bulupta aramakmış iyi olur ne etmem gerek bilmiyorum

    2. aykut dedi ki:

      genelde bu tür konular kasıtlı olarak tebliğ almak istemiyenlerde yaşanır.sanırlarki tebliğ edilmeden icra takibi başlama.halbuki kanun eve bildirim yapıldıktan sonra muhtarlığa brakılan tebliği tebliğ etmiş sayar.10.000 nufuslu mahalle muhtarı hangi birinin numarasını bilsin veya arasın.herkez borcunu da sucunu da bilir.kanun gereğini yapınca nedense tebligatlar suçlu olur.kanunun devletin ulaşamadığı ve ulaşmadığı telefon numarasına muhtar nerden ulaşacak

  2. Aklı başında dedi ki:

    Muhtar kapına evrak ile ilgili yazı yapıştırmak zorunda bazı mahalle muhtarları küçük esnaf gibi bilmezler büyük mahalle muhtarıda işine geleni yapar kanunu bilen çok işine gelen neyse o kanun 1953 yılında çıkan kanuna göre 3 ay evrakı tutması 3 aydan sonra yakması gerekiyormuş muhtara bak kendine göre kanun yazmış

  3. Muhtar dedi ki:

    Postacı olmadığı için muhtar maaşı alır