Hizmet Tespiti İle İşçilik Alacakları Aynı Davada Talep Edilebilir mi ?

Hizmet Tespiti İle İşçilik Alacakları Aynı Davada Talep Edilebilir mi ?
30 Ocak 2023 22:55

Sigortasız çalışılan süreye ait çalışma sürelerinin tespiti ve geriye dönük sigortalı hizmetlerden saydırılması için açılması gereken hizmet tespit davasının iş mahkemesinde, iş mahkemesi olmayan yerlerde ise asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekmektedir.

Ücret, fazla mesai, kullanılmayan yıllık izin ücretleri, ihbar ve kıdem tazminatı gibi işçilik alacakları için de arabuluculuk sürecinden sonuç alınamaması halinde aynı şekilde iş mahkemesinde, iş mahkemesi olmayan yerlerde ise asliye hukuk mahkemesinde davası açılması gerekmektedir.

Peki her iki davanın da aynı mahkemede açılması gerektiğine göre, ikisi için tek dava açılabilir mi ?

Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin kararlarına göre, hizmet tespiti ve işçilik alacakları davaları için izlenecek yöntem ve esas alınacak kıstaslar tamamen birbirinden farklıdır. Dolayısıyla ikisi için ayrı ayrı dava açılması gerekir, eğer ikisi için tek dava açılmışsa bu durumda mahkeme tarafından davaların tefrik edilmesi yani ayrılması gerekir.

Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin konuyla ilgili iki ayrı kararına örnek olarak aşağıda yer verilmiştir.

T.C. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi – 2016/13980 E.,  2016/11605 K., Tarihi: 23.09.2016

Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine, işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, hizmet tespiti davası yönünden açılmamış sayılmasına, işçilik alacakları davası yönünden davanın reddine karar vermiştir.

Hükmün, tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava, hizmet tespiti ve işçilik alacakları istemine ilişkindir.

Davacının hizmet tespiti ile birlikte işçilik alacağı davasını birlikte açtığı ortadadır.

Mahkemece, hizmet tespiti davası yönünden açılmamış sayılmasına, işçilik alacakları davası yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 167. maddesi uyarınca yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için aralarında bağlantı bulunsa bile davaların ayrılmasına, davanın her safhasında karar verilebilir. Yine aynı yasanın 30. maddesinde Mahkemenin yargılamayı, mümkün olduğunca hızlı ve bir düzen içerisinde seyretmesini sağlamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir.

Hizmet tespiti davalarının yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri oluşturulup bu davalar için özel bir ispat yöntemi öngörmemiştir. Hizmet tespiti davaların niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği için yargılamasının özel bir duyarlılık ve itina ile yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Ayrıca hizmet tespiti davalarında Sosyal Güvenlik Kurumu veya ilgili şubesine husumet yöneltilmesi gerekir.

İşçilik alacağı davasına gelince; bu tür davalar 4857 sayılı Yasa’dan kaynaklanmakta olup, işçilik alacağına esas alınacak hizmet saptandıktan sonra talep edilen işçilik alacağının hesaplanması gerekir.

Bu açıklamalardan olarak, hizmet tespiti ve işçilik alacakları davaları için izlenecek yöntem ve esas alınacak kıstaslar tamamen birbirinden farklıdır. Bu noktada her iki davanın tefrik edilmesi yargılamanın sağlıklı yürütülmesi için gereklidir. Ayrı ayrı açılıp görülmeleri gerekli bu tür davaların birlikte görülmeleri bu nedenle doğru görülmemiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun tarihli kararı da bu yöndedir.
Mahkemenin bu maddi ve hukuki olguları gözetmeksizin, birbirinden tamamen farklı iki davayı bir arada görmesi ve yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Yapılacak iş; öncelikle hizmet tespiti ile işçilik alacaklarına ilişkin davaları birbirinden tefrik ederek yargılamalarına birbirinden bağımsız olarak devam etmek, toplanan deliller doğrultusunda işçilik alacaklarına yönelik talep yönünden sonucuna göre karar vermek; hizmet tespitine yönelik talep yönünden ise, şimdiki gibi derdestlik nedeniyle davanın usulden reddine karar vermekten ibarettir.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın davanın usulden reddine şeklinde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi – 2016/12365 E.,  2018/2644 K., Tarihi: 22.03.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.

Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

Dava, hizmet tespiti ve işçilik alacakları(ücret) istemine ilişkindir.

Davacının hizmet tespiti ile birlikte işçilik alacağı(ücret) davasını birlikte açtığı ortadadır.

Mahkemece, hizmet tespiti ve işçilik alacakları(ücret) davası yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

6100 sayılı HMK’nın 167. maddesi uyarınca yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için aralarında bağlantı bulunsa bile davaların ayrılmasına, davanın her safhasında karar verilebilir. Yine aynı yasanın 30. maddesinde Mahkemenin yargılamayı, mümkün olduğunca hızlı ve bir düzen içerisinde seyretmesini sağlamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir.

Hizmet tespiti davalarının yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri oluşturulup bu davalar için özel bir ispat yöntemi öngörmemiştir. Hizmet tespiti davaların niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği için yargılamasının özel bir duyarlılık ve itina ile yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Ayrıca hizmet tespiti davalarında … veya ilgili şubesine husumet yöneltilmesi gerekir.

İşçilik alacağı davasına gelince; bu tür davalar 4857 sayılı Yasa’dan kaynaklanmakta olup, işçilik alacağına esas alınacak hizmet saptandıktan sonra talep edilen işçilik alacağının hesaplanması gerekir.

Bu açıklamalardan olarak, hizmet tespiti ve işçilik alacakları davaları için izlenecek yöntem ve esas alınacak kıstaslar tamamen birbirinden farklıdır. Bu noktada her iki davanın tefrik edilmesi yargılamanın sağlıklı yürütülmesi için gereklidir. Ayrı ayrı açılıp görülmeleri gerekli bu tür davaların birlikte görülmeleri bu nedenle doğru görülmemiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2007/21-69 Esas ve 2007/55 Karar sayılı ve 07.02.2007 tarihli kararı da bu yöndedir.

Mahkemenin bu maddi ve hukuki olguları gözetmeksizin, birbirinden tamamen farklı iki davayı bir arada görmesi ve yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Yapılacak iş; öncelikle hizmet tespiti ile işçilik alacaklarına(ücret) ilişkin davaları birbirinden tefrik ederek yargılamalarına birbirinden bağımsız olarak devam etmek, toplanan deliller doğrultusunda sonucuna göre karar vermekten ibarettir.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan …’a iadesine, 22.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi. (isvesosyalguvenlik.com)

YORUMLAR

  1. Leyla Turkoğlu dedi ki:

    1998-2002 yılları arasında devlet ilk öğretim okulunda 5 yıl ücretli öğretmenlik yaptım. 5. Yıl sgk ödemem yapılmış. Ancak diğer yıllar sgk ödemem yapılmamış. Görev yaptığım okula müracaat ettim. Arşiv kayıtlarımı buldular.

    98 ve 2002 yılları arasında görev yaptığıma dair evrak verdiler ( ek olarak kaymakamlık göreve başlama olurumu verdiler)

    Şimdi nasıl bir yol izlemeliyim.