Birden fazla sigortalılık statüsünde çalışması / hizmeti olan kişilerin emekliliklerinde veya ölümleri halinde hak sahiplerine dul – yetim aylığı bağlanmasında, o kişinin hangi sigortalılık kapsamında olursa olsun fark etmez, tüm sigortalı hizmet süreleri yani prim gün sayıları toplanarak dikkate alınmaktadır.

Bu uygulamanın adı hizmet birleştirmesi olarak geçmekte olup, bunun dayanağını 2829 Sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun oluşturmaktadır. Sosyal güvenlik reformuyla birlikte üç sosyal güvenlik kurumunun (Emekli Sandığı – BağKur ve SSK) SGK’nın çatısı altında birleştirilmesiyle söz konusu Kanun yürürlükten kaldırılmış olsa da 1 Ekim 2008 öncesi farklı sigortalılık statüsünde çalışmaları / sigortalı hizmetleri olan kişiler için söz konusu Kanun hükümleri halen uygulanmaktadır. Örneğin kişinin Emekli Sandığı, SSK, Bağ-Kur kapsamında sigortalı hizmetleri varsa, emekliliğe hak kazanmak için gerekli olan sigortalı hizmet süresinin (prim gün sayısının) hesabında hepsinin toplamı dikkate alınmaktadır.

Öte yandan bu uygulama sigortalı veya hak sahiplerinin lehine bir uygulama olmakla, kişinin hangi kapsamda olursa olsun fark etmez tüm sigortalı hizmetlerinin dikkate alınmasını sağlamakla birlikte, örneğin 4/a (SSK) ve 4/c (Emekli Sandığı) kapsamında sigortalı hizmeti yanında 4/b (Bağ-Kur) kapsamında da sigortalı hizmeti olan kişinin kendisine emekli aylığı veya ölümü halinde hak sahiplerine ölüm (dul – yetim) aylığı bağlanabilmesi için, o kişinin 4/b (Bağ-Kur) kapsamındaki sigortalı hizmetleriyle ilgili olarak SGK’ya herhangi bir prim borcunun bulunmaması gerekmektedir. Kişinin diğer sigortalılıklar kapsamındaki sigortalı hizmet süresi emekli veya dul – yetim aylığı bağlanması için yeterli olsa bile, yine de 4/b (Bağ-Kur) kapsamındaki sigortalılıkla ilgili prim borcu varsa ödenmesi şartı aranmaktadır. Her ne kadar zaman zaman çıkarılan kanunlarla primleri ödenmemiş sürelere ait Bağ-Kur kapsamındaki sigortalı hizmetler silindiği için bu konuda sorun çıkmasa da silinmemiş Bağ-Kur hizmetlerine ait prim borçlarının ödenmesi şartı aranmaktadır.

Yargıtay Bu Konuda Farklı Karar Verdi

Uygulama yukarıda belirtildiği şekilde olmakla birlikte, T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ konuya ilişkin olarak temyiz aşamasında verdiği bir kararında bu uygulamanın aksi yönünde görüş belirtmiştir. Yüksek Mahkeme söz konusu kararında;

“Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkındaki 2829 sayılı Kanunun amacı; hiçbir Kurumdaki hizmeti tek başına aylık bağlanmasına yeterli olmayan sigortalı ya da hak sahiplerine, değişik Kurumlardaki hizmet süreleri birleştirilmek suretiyle aylık bağlanmasını sağlamak, bu suretle değişik Kurumlardaki hizmetlerin ziyan olmasını önlemek olup, bazı Sosyal Güvenlik Kurumlarında geçen hizmet süreleri toplamının tek başına aylık bağlanmasına yeterli olması halinde; diğer Kurumlarda geçen hizmetlerin birleştirilmesinde; sigortalının ya da hak sahibinin iradesinin de bu yönde olması koşuluyla zorunluluk bulunmamaktadır.” açıklamasına yer vermiştir. (Esas No. 2020/4864, Karar No. 2021/5424, Tarihi: 15/04/2021)(isvesosyalguvenlik.com)